Tasavvuf ehli olmak için

Sual: Eskiden dini doğru öğrenmek için, bir mürşid-i kâmile tâbi olup, onun bildireceği şekilde tasavvuf yolunda ilerliyorlarmış. Şimdi nasıl ilerlenir?
CEVAP
Her devrin şartları farklıdır. Günümüzde de, büyük zatlara ulaşma imkânları vardır. Birkaç örnek verelim:
1- İnsan, Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarından hazırlanan yazıları okuyarak onları sevmeye başlar. Sonra kitaplarını bulur. O kitapları okuyup amel eden de, maksadına kavuşmuş olur.

2- Radyo veya TV’de İslam âlimlerinden nakli esas alan bir hocayı [Mesela Osman Ünlü hocayı] dinler. Hocanın bildirdiği büyük zatlara ve kitaplarına tâbi olarak gayesine ulaşır.

3- Biri, kendisine Ehl-i sünnet âlimlerinin bir kitabını hediye eder, o da bu kitabı okuyup oradaki ilimlerle amel ederse arzusuna kavuşmuş olur.

4- İnternetle de bu nimete kavuşanlar olabilir. İnternette her türlü uygunsuzluklar olduğu hâlde, doğru yolu anlatan yayınlar da çoktur. Mesela Hakikat Kitabevi’nin yayınlarını okuyarak veya seslendirilmiş olanlarını dinleyerek de nimete kavuşabilir.

5- Rüyada ikaz edilebilir, (Falan yere git, filancaya tâbi ol, şu kitabı oku!) denilir.

6- Ana babası ve yakınları vasıtasıyla doğuştan bu nimet içinde olanlar da olabilir.

7- Kimine de, evlendiği eşi, hak yolu bulmasına sebep olabilir.

Büyüklerin kitaplarına kavuşan kimse, kitabı, mümkünse birkaç arkadaşla beraber okumalı. Fırsat buldukça da bu arkadaşlarla görüşmeye, salih kimselerle beraber olmaya çalışmalı. Kitaplar vasıtasıyla feyizlere kavuşulur. Vefat etmiş büyük zatların yolunda gitmek, ancak böyle olur.

Sual: Osmanlılar zamanında, tarikat adı ile dinsizlik mi işlendi?
CEVAP
Osmanlılar zamanında gençler, dinlerini, vatan sevgisini öğrenmek için, bir âlimin, bir velinin etrafına toplanırlardı. Büyük âlimlerin gösterdiği yola Tarikat denildi. Tarikatlar etrafa yayıldı. Müslümanlar ve vatan sevgisini öğrenen gençler, çoğaldı. Devleti ele geçiren masonlar, bu hâli görünce, tarikatlara dinsiz, soysuz kimseleri karıştırdılar ve böylece tarikatlar, dinsizlerin, ahlaksızların elinde kaldı.