Bir mezhebe uymak vacib mi?
Sual: Selefiyim diyenlerin sitesindeki bir yazıda, Muhammed el-Useymîn isimli bir Selefi, (Belirli bir mezhebi taklid etmek vacib midir) diye sorulduğunda şöyle diyor:
{Evet, belirli bir mezhebi taklid etmek kesin olarak vacibdir. Bu mezhep, (Peygamber mezhebi)dir. Sadece bu mezhebe uymak vacibdir. Bu mezhebin dışındakilere uymak ise, hilâfına delil yoksa câiz, hilâfına delil varsa uymak haram olur. Şeyhülislam şöyle diyor:
Bir mezhebe veya bir âlime uymanın vacib olduğunu söyleyen kişi, tevbe etmezse öldürülür. Çünkü bunda Resulullah'tan başkasına itaat etmek vardır. Peygamber hariç, hiçbirinin görüşünü almak vacib değildir. Vacib olan Resulullah’ın sözünü almaktır. O ise, şöyle buyurdu:
(Benden sonra şu ikisine, Ebu Bekir ve Ömer’e uyun!) [Tirmizî, İbni Mace]
(Eğer Ebu Bekir’le Ömer’e itaat ederseniz rüşde erersiniz.) [Müslim]
Bir başka hadis de şöyledir:
(Benden sonra ihtilaflar çıkınca, sünnetime ve Hulefa-i raşidinin sünnetine uyun! Onlara azı dişinizle ısırır gibi sımsıkı sarılın!) [Buhari, Tirmizi]}
Bu yazıda çelişki yok mudur? Hem Peygamberimizden başkasına uymak vacib değil diyor, hem de, Hazret-i Ebu Bekir’e ve Hazret-i Ömer'e uyun deniyor.
CEVAP
Elbette tenakuzlu bir yazıdır. Günümüzde, dört mezhebe inanmayanlar, (Peygamber mezhebi) diye bir şey uydurdular. Peygamber efendimiz, böyle bir mezhep bildirmediği gibi, hiçbir İslam âlimi de böyle bir şey bildirmedi. Resulullah efendimizin vârisleri olan İslam âlimleri, sadece dört hak mezhebi bildirdiler.
İmam-ı a'zamın mezhebinin hilafına delil nereden bulunacak? (Kur’andan bulunur) diyorlar. İmam-ı a'zam Kur'an-ı kerimi bilmiyor muydu? Bunun için İmam-ı a'zamın mezhebinin Kur'an-ı kerime aykırı olduğunu hiç kimse söyleyemez. Söylese de geçerli olmaz. Hilafına kim, nasıl delil bulacak ki? İbni Teymiyye’nin görüşüne aykırı ise, hilafına mı delil olur?
Şeyhülislam dedikleri kimse, (Bir mezhebe veya bir âlime uymanın vacib olduğunu söyleyen kişi, tevbe etmezse öldürülür) demiş.
Hep İbni Teymiyye’den bahsedildiğine göre, şeyhülislam dedikleri kişi, bu sapık olabilir. Başkalarına da, şeyhülislam diyorlar mı bilmiyoruz. Ona şeyhülislamlığı kim verdi? Niye Hanefî âlimlerine hiç şeyhülislam denmiyor da, asrındaki âlimler tarafından çeşitli sapıklıkları yüzünden hapse atılan bir kimseye bu unvan veriliyor? Şahısların görüşüne uymak vacib değil de, bu sapığa uymak neden vacib oluyor? Yoksa hâşâ onu peygamber mi kabul ediyorlar? Neden onun sözü bir senet gibi bildiriliyor? Bu elbette apaçık bir tenakuzdur.
Bir başka tenakuz da, hem Resulullah'ın sözlerine uymak vacib diyor, hem de kabul etmiyor. Resulullah efendimiz, (Benden sonra Ebu Bekir’e ve Ömer'e uyun!) buyuruyor. Hani şahıslara uymak vacib değildi? Bu ne biçim tenakuz böyle? Hem hadis-i şerifi yazıyor, hem aksini savunuyor. İnsan bu kadar kör olamaz. Hani bir insana uymak vacib değildi? Bu iki zat insan değil mi? Resulullah (Onlara uyun!) buyurduğuna göre onlara uymak Resulullah'a uymak olmuyor mu? Allahü teâlâ, (Resulüme uyun!) buyuruyor. Resulüne uymak vacib olmaz mı? Kendisi de vacib olur diyor. Allahü teâlânın Resulü de, (Ebu Bekir’e ve Ömer'e uyun!) buyuruyor. O hâlde Resulullah’ın bu sözüne uyarak bu zatlara uymanın vacib olduğu pek açık değil mi? O iki zata uymak, Resulullah'a uymak olur. Resulullah'a uymak ise Allah'a uymak olur.
Üçüncü hadis-i şerifte, (Sünnetime ve Hulefa-i raşidinin sünnetine uyun!) buyuruluyor. Sadece benim sünnetim denmiyor. Raşid halifelerin sünneti de deniyor. Demek onlara da uymak vacibdir. Sadece iki zat değil. Buna hazret-i Osman ve hazret-i Ali de dâhildir. Bu dört zat, Hulefa-i raşidindir.
Sadece Hulefa-i raşidin değil, Eshab-ı kiramın tamamına da uymak gerekir. Peygamber efendimiz de şöyle buyuruyor:
(Âlimler, Peygamberlerin vârisidir.) [Ebu Davud, İbni Mace, Tirmizi]
(Âlimlere uyun! Onlar, dünya ve ahiretin ışıklarıdır.) [Deylemi]
Peygambere uymak vacib olduğuna göre, o da, (Âlimlere uyun!) buyurduğuna göre, niye bu vacibe uymuyor? Allahü teâlâ da aynı şeyi bildiriyor; (Bilmiyorsanız âlimlere sorun!) buyuruyor. Demek ki âlimlere uymak vacibdir.
Selefilerin verdiği bütün örnekler İbni Teymiyye’dendir. İbni Teymiyye’den başka âlim yok mu? Onun sözleri senet de, İmam-ı a'zamın ve diğer âlimlerin sözü niye senet değil? Sapık İbni Teymiyye bile, (Peygamber mezhebi) diye bir şey uydurmamıştır. Sırf mezhepleri inkâr etmek için böyle bir mezhep uyduruluyor. Dört hak mezhebi Resulullah'ın yolundan ayrı bir şeymiş gibi göstermek çok yanlıştır.