İlmin kabı amel, amelinki de ihlâstır

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:
Her şeyin bir kabı vardır. Kap, içine konulanı muhafaza etmek yani zayi olmasını önlemek için gerekli olan nesnedir. Mesela su bardakla, çorba tabakla verilir. İlmin kabı ameldir. Amelin kabı da ihlâstır. İhlâsla yapılmayan ameller de zayi olmuştur. İhlâs her şeyin sadece Allah rızası için yapılmasıdır.

Dinin kabı ise haya ve edeptir. Resulullah efendimiz, (Hayâ imandandır) buyurarak edebin; (İçinizde en sevdiğim kimse huyu en güzel olanınızdır) buyurarak da güzel ahlâkın önemini bildirmiştir.

Dinimize hizmet ederken, bize karşı çirkin söz ve davranışta bulunanlar olabilir. Bu durumdaki insanlara kızmak yerine acımak lazımdır. (Soru sormak kişinin ilmini, konuşmak ise sıfatını ortaya koyar) sözü meşhurdur. Bu durumda, çirkin sözlerle hakaret edenler, kendi sıfatlarını ortaya koyuyorlar. (Mümin müminin aynasıdır) hadis-i şerifi gösteriyor ki, onlar sizin aynanızda kendilerini, hakiki sıfatlarını görmekte ve gördüklerini söylemektedir.

Zan yoluyla, Allah'ın yasak ettiği bir işle sizi itham edenler gerçekte o çirkin işe müptela olan kimselerdir. Mesela sizi yalancılıkla itham eden kimseler, biliniz ki yalan söyleyenlerdir. Zira zan delil değildir. Delil olmadan bir kimseyi itham etmek de, suizandır ve haramdır. Muhatabını çirkin sözlerle incitmek, onu küçük görmek, kendini büyük görmekten kaynaklanmaktadır. Bu ise kibirdir. Allahü teâlâ şirki ve kibri affetmeyeceğini bildirmektedir. Cenab-ı Hak, Mirac Gecesi'nde Peygamber efendimize verdiği müjdelerden birinde, (Şirk koşmayanlar, mutlaka Cennete gidecektir) buyurdu. Allahü teâlâ kibri affetmiyor, çünkü kibrin ucunda, sağında ve solunda şirke doğru yollar vardır. O bakımdan Peygamber efendimiz, (Gizli şirkten sakının) buyuruyor. Gizli şirkin çeşitlerinden biri, kendini beğenmek, başkasını beğenmemektir. Allahü teâlâ bazı yetkiler, bazı imkânlar, bazı güzellikler verdiği zaman, çok korkmak ve bunun bir imtihan olduğunu anlamak lazımdır.