Sual: Cin diye bir varlık var mıdır, varsa insanlar gibi erkek ve dişi olarak mı yaratılmış ve yaptıklarından sorumlu mudurlar?
Cevap: İnsanlar, ilk olarak, topraktan yaratıldığı gibi, cin de, alevden yaratıldı. Cin de, erkek ve dişi olur. Evlenmeleri, evleri, yemeleri, içmeleri, üremeleri, ölmeleri hakkında ve Muhammed aleyhisselâmın onlara da Peygamber olduğu, Kur’ân-ı kerimi dinledikleri, ibadet ettikleri, sadaka verdikleri, iyi işlerine sevap verildiği, cin kafirlerinin Cehenneme gireceği, müminlerinin Cennete gireceği ve Cennette Allahü teâlâyı görecekleri, çeşitli kitaplarda yazılıdır.
Cinnilerin insan âlimlerine sual sorup fetva aldıklarını, insanlara vaaz etmelerini, insanlara şiir söyleyip insanların işitmesini, insanlara, hastalık tedavisi, ilaç öğrettiklerini, insandan korktuklarını, insanlara itaat ettiklerini bildiren, âlimlerimizin çeşitli yazıları vardır. Bu kitaplar, cinnin varlığını göstermektedir. Cinnilerin insanlara olan zararlarına karşı tedbir alınması, cinnin zararına karşı korunulması, cinnilerin küçükleri yükseklerine itaat ettikleri, insanların iyiliklerine karşı iyilik yaptıkları, kötülüğe karşı kötülük ve zarar yaptıkları, cinnin insanlarla alay ettikleri, cinnin insan gibi, nazarları değeceği, bilhassa Ramazan ayında azdıkları, cinnin insanlarla ibadet ettikleri, Server-i âlem efendimizin Ümm-i Mabedin çadırında misafir olduğunu Mekke ahalisine haber vermeleri, Ümm-i Mabedin Müslüman olduğunu haber vermeleri, Bedir muharebesini haber vermeleri, geçmiş şeyleri cinden sormanın caiz olduğu, ileride olacak şeyleri sormanın caiz olmadığı, müezzinlerin ezanlarına, kıyamette, cinnilerin şahit olacakları, hazret-i Ömer vefat ettiği zaman, mersiye okudukları, hazret-i Osman şehit olunca, ağlayıp inledikleri, hazret-i Alinin şehit olduğunu haber verdikleri, hazret-i Hüseyin şehit olunca ağlayıp, bağırdıkları ve başka Sahabiler şehit olunca bildirdikleri, Ömer bin Abdül'azîz hazretlerinin vefatını haber verdikleri, İmâm-ı a'zam Ebû Hanîfe ve İmâm-ı Şâfi hazretlerinin vefatlarında ağladıkları, cinnin insan kalbine vesvese getirdiği ve daha pek çok meşhur hadise ve işler kıymetli kitaplarda yazılıdır. Bunların hepsi, cinnin varlığını göstermektedir.
Sual: Cinleri inkâr eden kâfir olur mu? Cinler de Cennete girecek mi?
CEVAP
Cinler, çeşitli şekillere girebilecek kabiliyettedir. Müslümanları ve kâfirleri vardır. Dine uymakla mükelleftirler. Varlıkları, Kur'an-ı kerim ve hadis-i şeriflerle sabittir. İnkâr eden kâfir olur. Kur'an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Ben cinleri ve insanları, ancak bana ibadet etsinler diye yarattım.) [Zariyat 56]
(Cehennemi insan ve cinlerle dolduracağım.) [Hud 119, Secde 13]
(Hani, cinnilerden bir grubu, Kur'an-ı kerimi dinlemek üzere sana sevk etmiştik.) [Ahkaf 29]
İbni Mesud hazretleri bildiriyor:
(Bir gece Resulullah, bizimle beraberken aramızdan kayboldu. Her yeri aradık, bulamadık. O geceyi endişe içinde geçirdik. Sabah olunca, Hira tarafından gelirken gördük. “Ya Resulallah, sizi aradık” dedik. (Bana cinlerden bir davetçi geldi. Onunla beraber gittim. Onlara Kur'an-ı kerim okudum) buyurdu.) (Tefsir-i Kurtubi)
Bir hadis-i şerifte de, (Ezan okurken sesini yükselt! Çünkü, ezan okuyanın sesini işiten bütün insan ve cinler, Kıyamette ona şahitlik ederler) buyuruldu. (Buhari)
Cinler hakkındaki kaviller
Cinlerin kâfirleri, bütün âlimlere göre, Cehenneme gidecektir. Mümin cinler hakkında ise, değişik kaviller vardır:
1- İnsanlar gibi muamele görecektir.
2- Cehenneme girmeyecek, fakat toprak olacaktır.
3- Cennetin “Rabad” denilen yerindedir. Dünyadakinin tersine; insanlar onları gördüğü halde, onlar insanları göremeyecektir. Cinler defalarca Peygamber efendimizin huzuru şeriflerine gelip kendisini dinlemişlerdir. Resulullah onlara, Rahman suresini tebliğ niyetiyle okumuştur.
(Ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimetini inkâr edebilirsiniz) ifadesi bulunan âyet-i kerimeden sonra, (Rabbimizin hiçbir nimetini inkâr etmeyiz, ey Rabbimiz sana hamd olsun) demişlerdi.
Bu sure, onların da dini emir ve yasaklarla mükellef olduğuna delalet eder. Çünkü bu sure, “Sekaleyn”e [insan ve cinne] hitap etmektedir.
Kur'an-ı kerim âyetleri ve hadis-i şerifler; onların da, mükafat ve ceza için haşr edileceklerine delalet etmekte, müminlerinin Cennete, kâfirlerinin de Cehenneme gidecekleri anlaşılmaktadır.
İmam-ı Buhari buyuruyor ki:
Cin suresinin (Hakikaten biz, hidayet rehberi olan Kur'an-ı kerimi dinleyince, Ona iman ettik. Rabbine iman eden, bahstan ve rehaktan korkmaz) mealindeki 13. âyet-i kerimesindeki bahs, mükafatın eksik verilmesi; rehak da hak etmediği cezayı görmek, demektir. Bu âyet-i kerime, onların iyiliklerine karşılık mükafatlarının eksiksiz verileceğine ve günahlarına karşı fazladan ceza görmeyeceklerine delalet eder. (Avn-ül-mürid)