İdareciliğin mesuliyeti
İdareci olmanın mesuliyeti çoktur. Maiyetindekilere adaleti gözetmeyen âmir, onlara zulmetmiş olur. Zulmün günahı ise büyüktür. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Allahü teâlânın en sevmediği kimse, zalim idarecidir.) [Tirmizi]
(Kıyamette, insanlar arasında en çok azap görecek kimse, zalim idarecidir.) [Taberani]
(Âdil olmayan âmir, yüzüstü Cehenneme atılır.) [Hakim]
(On kişiye âmirlik eden kıyamette, elleri bağlı olarak getirilir. Âdilse kurtulur, değilse zulmü yüzünden helak olur.) [Taberani]
(Hiç kimse yoktur ki, on kişiye âmir olsun da, kıyamette, idare ettiği kimseler arasında hüküm verilinceye kadar elleri bağlı olmasın!) [Taberani]
(Cehenneme girecek ilk üç sınıf insandan biri zalim âmirdir.) [İbni Hibban]
(Halkın işlerini üstlenip de onlara güçlük çıkarana lanet olsun!) [Ebu Avane]
(Siz âmir olmaya düşkünsünüz. Halbuki, hakkını gözetenler hariç, âmirlik, kıyamette pişmanlıktır.) [Buhari]
(Âmirliğin başı da, sonu da pişmanlıktır, kıyamette de azaptır.) [Beyheki]
(Ey Ebu Zer, kendim için istediğimi, senin için de isterim. Fakat sen zayıfsın, iki kişinin bile başına geçme! Vazifesini hakkıyla yürüten kimseler hariç, âmirlik, kıyamet gününde pişmanlıktır.) [Müslim]
(Herhangi bir idareci olmadan ölmek, elbette senin için kurtuluştur.) [Ebu Davud]
(Ey Abdurrahman, âmirlik isteme! Eğer sen istemeden bir makama getirilirsen, Allahü teâlâ yardımcın olur. Eğer kendi arzunla âmir olursan, Allahü teâlânın yardımından mahrum kalabilirsin.) [Hakim]
Bu hadis-i şerifler, âmirliğin mesuliyetli bir iş olduğunu göstermektedir. Bu bakımdan âmir olmak hevesiyle yanıp tutuşmak zararlıdır. Eğer istemediği halde, bir kimseye vazife verilirse, hizmet için vazifeyi alması caizdir.