Küfre sebep olan söz ve işler

İbni Hacer-i Mekki hazretlerinin Zevacir isimli eseriyle, Hadika, Berika, Birgivi, Miftah-ül Cenne, Mektubat-ı Rabbani, Seadet-i Ebediyye, İbni Abidin’den aldığımız, küfre düşüren söz ve işlerden bazıları şunlardır:
1- Allahü teâlâya layık olmayan şey söylemek. Mesela bir kimse bir işi yaptığı halde, zaruretsiz (Allah biliyor ki yapmadım) demek. Yahut, yapmadığı bir şey için, zaruretsiz (Allah biliyor ki yaptım) demek. Böyle söylemek Allahü teâlâyı hâşâ cahillikle suçlamak olur.

2- Allah akıllıdır, şuurludur, iyi düşünür demek, Onu yaratıklara benzetmek olur ki küfürdür.

3- Peygamberleri küçültücü şey söylemek, onlarla alay etmek. Mesela Hazret-i Âdemi kastedip (İlk insan vahşi idi) demek. Veya bir evliyayı peygamberden üstün bilmek. Yahut peygamberin dediği doğru ise biz kurtulduk demek.

(Yalnız Kur'an), (Kur'andan başka kaynak tanımam), (Kur'andan başka kaynağa lüzum yok), (Peygamber postacıdır, vazifesi bitmiştir) gibi sözler de küfürdür.

4- Peygamber efendimizden sonra başka bir Peygamberin geleceğini söylemek. (İsa aleyhisselam gelecekse de, Peygamber olarak gelmeyecektir.)

5- Melekleri küçültücü şey söylemek. Mesela (Senin bakışın bana Azrail gibi geliyor) demek. Yahut (Cebrail bile söylese inanmam) demek. (Çocuklarınızı iyi yetiştirmezseniz, zebani olur) demek.

6- İslam âlimlerinin sözlerini, fıkıh kitaplarını ve fetvalarını tazim etmesi gerekirken tahkir etmek. Mesela (İmam-ı a'zamın kıyası hak değildir) demek. Fetvayı yere çarpmak. Hadis ve tefsir kitaplarını yere fırlatmak.

7- Ahirette olacak şeylerle alay etmek.

8- Allahü teâlânın emir ve yasaklarına yani Kur'an-ı kerimde ve hadis-i şeriflerde açık bildirilmiş ve İslam âlimlerinin kitapları ile her tarafa yayılmış, inanılması zaruri olan din bilgilerinden birine inanmamak, beğenmemek veya önem vermemek. Mesela (Ben görmediğim için cinlere, nazara inanmam) demek.

9- Kesin haram olduğu bilinen bir şeyi yiyip içerken besmele çekmek. Mesela şarap içerken veya domuz eti yerken Besmele çekmek küfürdür. Hırsızlık yapılarak alınan bir şeyi yerken besmele çekmek küfür olmaz. Çünkü burada yenilen şey değil, hırsızlık haramdır.

10- Kâfirlerin ibadet olarak yaptıkları ve kâfirlik alameti olan veya İslamiyet’i inkâr etmek ve inanmamak alameti olan ve tahkir etmemiz vacip olan şeyleri yapmak, kullanmak. Bunlardan meşhur olanlarını bilmeyerek veya şaka olarak veya herkesi güldürmek için yapmak da küfürdür. Mesela zünnar denilen papaz kuşağını bağlamak. Bunları güldürmek için de kullanmak küfre sebep olur. İtikadının doğru olması fayda vermez. (Berika)

11-
Yunan felsefecileri gibi, dünya ezeli ve ebedi demek.

12- İslamiyet’e, (İslam düşüncesi), (İslam nazariyesi) , (İslami görüş) demek. [Düşünce, bir iş için düşünülen çare veya kıyaslanan neticedir. Görüş de düşünce demektir. Nazariye de, akli, zihni esaslara dayanan görüş, teori demektir. İslam âlimleri, (İnsanın, akıl, şuur, hafıza ve düşünce gibi yaratılmış olan sıfatlarını Allah’a vermek küfürdür) buyuruyorlar.]

13- Allahü teâlânın bildirdiği hükümlere ilahi düşünce, ilahi görüş, ilahi nazariye, ilahi şuur demek. Kur'an-ı kerimdeki hükümlere "Kur'ani görüş" demek.

14- Kâfirlerin dini âyinlerini, bayramlarını beğenmek. Zaruretsiz Hristiyanların Noelini tebrik etmek. Kiliseye gidip, âyinlere iştirak etmek.

15- (Yahudi ve Hristiyanların Allah’a inananları Cennete gidecek) demek.

16- Mucizeyi veya kerameti inkâr etmek.

17- Meşhur bir harama helal, meşhur bir helale haram demek. Mesela domuz yağı helal, sirke haram demek.

18- Âyeti, besmeleyi, bir melek, bir peygamber ismi bulunan yazıyı, kasten helaya, necasete, [pisliğe] atmak. Müslümanın ağzına [def-i hacet lafzı ile] sövmek.

19- Kendisine kâfir diye hitap edilince, kabul ederek evet demek.

20- Bir dilim ekmek, din ilminden iyidir demek. Din ilmi küçümsendiği için küfürdür.

21- (Bir süre sonra Hristiyan olacağım) diye düşünmek. Bir bayan, bir Hristiyan’la evlenmeye karar verdiği andan itibaren kâfir olur. Bir erkek de bir ateist bayanla evlenmeye karar verdiği andan itibaren kâfir olur.

22- Ağır bir hastalığa düşüp de, (Allah’ım canımı al da, istersen kâfir olarak al) demek.

23- (Allah’ım çocuğumu aldın, başka elinden ne gelirse onu yap) demek.

24- Tırnağı uzun olana, (Tırnağı kesmek sünnettir) dense, o da, (olsun ne olacak) dese, kâfir olur. Tırnağını kesmediği için değil, sünnete önem vermediği için küfür olur.

25- İnşallah, maşallah demek karın doyurmaz. Maşallahla inşallahla iş olmaz veya namaz kılmak karın doyurmaz demek. Bunları söylemekle dinimizin emri beğenilmemiş ve alay edilmiş oluyor. İnşallah, Allah’ın izni ile demektir. Allah’ın izni olmadan hiçbir şey olmaz. Onun için, hayır ve şer Allah’tandır diye iman etmek gerekir. Hayır gibi şerrin de Allah’tan olduğuna inanmamak küfür olur. İsteyen kul ama yaratan Allahü teâlâdır.

26- Sevdiği birine, (Sen bana Allah’tan da, Peygamberden de sevgilisin) demek.

27- Küfre rıza küfürdür. Çocuklarının kâfir olmasına üzülmemek. Mesela kızlarının gayrimüslimle evlenmesine rıza göstermek.

28- Müslüman olmak isteyene, sen hele bekle, elimdeki şu işi bitirip de geleyim diyerek, onun Müslüman olmasını geciktirmek.

29- Ecelin hoyrat eli demek. [Çünkü Ecel Allah’ın emri ile gelir, Allah’ın emrini veya Azrail aleyhisselamın vazifesini zulüm gibi göstermek küfürdür.]

30- Kâfire hürmet etmek, mesela hürmet gayesiyle papazın elini öpmek.

31- Eshab-ı kiramdan her hangi birine kâfir demek. [Çünkü Kur’an-ı kerimde hepsinin Cennetlik olduğu bildirilmiştir. Birine kâfir denilince Kur’ana inanılmamış olur.]

32- (Mazlum kâfirler de Cennete girer) demek.

33- Haram paradan sevap ummak. Mesela bir bayan fuhuş parası ile kurban kesse, bundan sevap umsa, küfre girer. Sevap ummadan yaparsa küfre girmez.

34- Allahü teâlâyı mekanlı bilmek, mesela Hristiyanlar gibi Allah gökte oturuyor demek. Allahü teâlâyı kastedip, (Göklerden bir ses geldi), (Allah, gökten bize bakıyor) demek. Böyle söylemek Allahü teâlâya mekan isnat etmek olur. Dünya, gezegenler, Cennet ve Cehennem ezeli değildir, sonradan yaratılmıştır, mahlûktur. Yer ve gökler yok iken de Allahü teâlâ var idi. İslam âlimleri, (Allah her zaman ve her yerde ebedi olarak hazır ve nazırdır) demenin caiz olduğunu bildirmişlerdir. Ancak, Allahü teâlâ zamanlı ve mekanlı olmadığı için bu söz, görünüş üzere kalmaz, mecaz olur. Bu bakımdan (Allah, zamansız ve mekansızdır, hiçbir yerde olmayarak hazır ve nazırdır) demek caiz olur. Böyle olmazsa, Allahü teâlâyı zamanlı ve mekanlı bilmek olur ki bu ise küfürdür. Miftah-ül Cenne kitabında (Bir kimse, "Allah’tan hali [boş] yer yok" dese veya "Allah gökte benim şahidim" dese, kâfir olur. Çünkü Allahü teâlâya mekan isnat etmiş olur. Halbuki Allahü teâlâ mekandan beridir) buyuruluyor. (Küfür Bahsi)

35- (Namaz kılmam ama, sen kalbe bak, benim kalbim temiz) demek. [Çünkü burada namaza önem verilmiyor, namaza önem vermemek küfürdür. Namaz kılmayan hep haram işliyor demektir, haram işleyenin kalbi temiz olmaz.]

36- (Anan baban esmer, sen nasıl sarışın oldun?) diyene, (Ben imalat hatasıyım) demek. Böyle söylemekle hâşâ Yaratıcının yanlış iş yaptığı söylenmiş oluyor.

37- İbadetleri müzikle yapmak, ilahileri müzikle söylemek. Çünkü ilahiler ibadettir, ibadete haram karıştırmak küfür olur. İçki içerken besmele çekmek de küfür olur.

38- Filan Müslüman benim gözümde Yahudi gibidir demek.

39- Bir Müslüman şaka olarak, muteber bir din kitabına hurafe dese veya alay ederek haram işleyene veya işletene "helal olsun" dese, mürted olur.

40- Kur'anı teganni ile okuyan hâfıza, ne güzel okudun diyenin imanı gider. (Dürr-ül-münteka)

41-
Bir şarkıcıyı dinleyen veya herhangi bir haram işi gören kimse bu harama, ne güzel dese, o anda imanı gider. (Müjdeci Mek. 266)

42-
İnsan için, yarattı, yaratıcı, yarattım, yaratıcıyım gibi sözler söylemek küfür olur. Allah’tan başkasına, yaratıcı denmez. Yaratıcı, yalnız Allahü teâlâdır. Mecaz anlamda yapmak, meydana getirmek manasında da söylememelidir.

43- Zaruri olan ve tevatür ile bildirilen din bilgilerine inanmayan kâfir olur. Küfür olan her söz, ister şaka olarak, isterse gönülden olmayarak olsun küfür olur. (Milel-nihal)

44-
İslam bilgilerini ve ehli sünnet âlimlerini aşağılamak da, küfürdür.

45- Yabancı kadınlara bakana, haramdır denilince, güzele bakmak sevaptır demek küfür olur. Haramı kabul etmeyip, üstelik sanki ibadet gibi sevap diyor. Yabancı kadınlara bakmak, gözü zayıflatır ve kalbi karartır. Mubah olanı, güzeli sevmek, Allah’ın kudretini temaşa etmek sevap olur.

46- Bir Müslümanın dinine, imanına sövmek küfürdür.

Evliyanın resmine tazim
Sual:
Bir evliyanın resmine tazim etmek şirk olur mu?
CEVAP
Şirk
, Allahü teâlâya ortak yapmak, benzetmek demektir. Benzeten kimseye Müşrik, benzetilen şeye Şerik denir. Bir kimsede, bir şeyde, üluhiyyet sıfatlarından birinin bulunduğuna inanmak, onu şerik yapmak olur. Allahü teâlâya mahsus olan sıfatlara üluhiyyet sıfatları denir. Sonsuz var olmak, yaratmak, her şeyi bilmek, hastalara şifa vermek, üluhiyyet sıfatlarındandır. Bir insanda, güneşte, inekte, herhangi bir mahlûkta, üluhiyyet sıfatı bulunduğuna inanarak, ona tazim, hürmet etmeye, ona yalvarmaya, ona İbadet etmek, tapınmak denir. O şeyler Sanem [put] olur. Böyle zan olunan insanın ve kâfirlerin resimleri önünde, tazim edici şeyler söylemek, yapmak da, ibadet etmek, şirk olur.

Bir insanda üluhiyyet sıfatlarından birinin bulunduğuna inanmayıp, Allah’ın sevgili kulu olduğuna inanarak, bunun resmine, tazim etmek şirk olmaz, küfür olmaz. Fakat, herhangi bir insanın resmine hürmet etmek günah olduğu için, tazim, hürmet eden bir Müslüman, fâsık olur. Haram olduğuna önem vermezse, diğer bir haramı, önem vermeyerek yapanlar gibi Mürted olur.

Tazim ve tahkir
Sual:
Dinen kıymetli olan şeylere saygısızlık, küfür olur mu?
CEVAP
Her saygısızlık küfür olmaz. İki örnek verelim:
1- Bir ihtiyaç olmadan Kâbe’ye karşı ayaklarını uzatmak, Kâbe’ye saygısızlıktır, ama küfür değildir, tahrimen mekruhtur. Bunu kasten yaparsa, yani Kâbe o tarafta olduğu için, onu hafife alarak veya alay ederek ayaklarını uzatırsa küfür olur.

2- Namaz kılmamak Allahü teâlânın emrine saygısızlıktır; fakat küfür değildir. Namazın farz olduğunu inkâr etmek yahut bu farzı hafife almak, namaza önem vermemek ise küfür olur.

Küfre düşüren amel
Sual:
Ehl-i sünnete göre, amel imandan parça olmadığına göre, insan sadece itikadi bir konuda mı küfre düşer, ameli bir iş yapınca da küfre düşebilir mi?
CEVAP
Peygamber efendimizin bildirdiği bütün emir ve yasaklarda itikadi mesele vardır. Yani, Peygamber efendimizin bildirdiği bütün emir ve yasaklara inanmak, hepsini beğenmek itikadi meseledir, imanla ilgilidir. İmanda hassas nokta budur. Bunları yapıp yapmamak ise günah ve sevapla ilgilidir. Küfür, dinimizde bildirilen, inanılması, beğenilmesi gereken herhangi bir hususa inanmamak, beğenmemek, saygı göstermemektir. Veya yine dinimizde bildirilen, inanılmaması, beğenilmemesi gereken herhangi bir hususa inanmak, beğenmek, saygı göstermektir. Birkaç örnek verelim:
1- Mushaf-ı şerifi yere atmak küfürdür. Bu sadece bir iştir, ama Allah’ın kelamına saygısızlık olduğu için küfürdür.

2- İçki içen, domuz eti yiyen kâfir olmaz. Ama içkiyi içerken, domuz eti yerken Besmele çekerse veya bunlar ne güzel şeyler derse kâfir olur. Haram olan şeye saygı gösterilmiş, haramlığına inanılmamış olur.

3- Hristiyanların haçlarını kolye olarak kullanmak küfür olur. Kolye takmak sadece bir iştir, ama saygı yerinde bulundurulduğu için, küfür alametini beğendiği için küfür olur.

Nasıl hareket etmeli?
Sual: Müslüman olduğunu söyleyen, fakat sözlerinde veya yazılarında küfrü gerektiren bir şey görülen kimseye kâfir denir mi?
CEVAP
Müslüman olduğunu söyleyen veya cemaat ile namaz kılarken görülen bir kimsenin Müslüman olduğu anlaşılır. Sonra, bunun bir sözünde, yazısında veya bir hareketinde, Ehl-i sünnet âlimlerinin bildirdikleri iman bilgilerine uymayan, küfrü gerektiren bir şey görülürse, bunun küfür veya dalalet olduğu, bundan vazgeçip tevbe etmek gerektiği söylenir; yine vazgeçmezse, bunun sapık veya mürted olduğu anlaşılır. Namaz kılsa, hacca gitse, her ibadeti ve iyiliği yapsa da, bu felaketten kurtulamaz. Küfre sebep olan şeylerden vazgeçmedikçe, bundan tevbe etmedikçe, Müslüman olamaz. Her Müslüman, küfre sebep olan şeyleri iyi öğrenerek, mürted olmaktan korunmalı, kâfir olanları ve Müslüman görünen yalancıları iyi tanıyıp, zararlarından sakınmalıdır!

Yalandan hristiyan olmak
Sual:
Avrupa’da yaşıyoruz. Hristiyan olan Müslümanlara para ve imkân veriliyor. Sırf bu imkânlardan faydalanmak için, yalandan Hristiyan olduğumuzu bildirsek bir mahzuru olur mu? Bunun gibi ateistlerin içinde ateist görünmekte sakınca var mıdır?
CEVAP
Çok sakınca vardır, çünkü bu işte bir zaruret yoktur. İbadetini gizlemek ayrı, kâfir görünmek ayrıdır. Din kitaplarında, (Şakadan, “Ben kâfirim” dese, kâfir olur) buyuruluyor. Yani bu işin şakası bile olmuyor. Hattâ (Ehl-i kitap olmak, ateist olmaktan iyidir) demek bile küfürdür. Allah’ın kötü dediğine iyi demek Allah’ın sözünü kabul etmemek oluyor. Bu bakımdan şakadan da olsa, maddi menfaat için de olsa, Hristiyan veya ateist görünmemeli.

Mazlum kâfirler
Sual: (Mazlum olarak öldürülen kâfirler de Cennete gider) demek doğru olur mu?
CEVAP
Yanlıştır, öyle demekle Allahü teâlâ yalanlanmış olur. Kur’an-ı kerimde her çeşit kâfirin sonsuz Cehennemde kalacağı bildiriliyor. Mazlum olanlar bundan istisna edilmemiştir. Bir âyet-i kerime meali şöyledir:
(Ehl-i kitap [Yahudi ve Hristiyan] olsun, müşrik olsun bütün kâfirler, muhakkak Cehennemdedir, orada ebedi kalırlar. Onlar yaratıkların en kötüsüdür.) [Beyyine 6]

Bunların mazlumları Cennete gider diye bir şey yoktur.

Küfrün şakası olmaz
Sual:
Güldürmek niyetiyle kötü kimselere, (Deyyusan-ı kiram hazretleri) demek küfür olur mu?
CEVAP
Evet, küfür olur. Küfür söz ve işlerden meşhur olanlarını, bilmeyerek veya şaka olarak yahut herkesi güldürmek için yapmak da küfür olur. (Birgivi vasiyetnamesi)

Allahlık demek
Sual:
Ahmak insanları kötülemek maksadıyla (Allahlık Ali Bey) diyorlar. Böyle söylemek küfür olur mu?
CEVAP
Evet, küfür olur.

Hareket de Allah’tandır
Sual:
(Rızık Allah’tandır, fakat kulun da hareket etmesi gerekir) demek, niye küfür oluyor?
CEVAP
Hareket de Allah’tan olduğu için, küfür oluyor. (Birgivi vasiyetnamesi)

İnsanların işleri yalnız irade-i cüziyye ile meydana gelmez. Yani insanın her istediği vücuda gelmez. Allahü teâlânın da, yalnız kendi iradesiyle yaratması âdeti değildir. İnsan irade eder, hareket etmesini ister, kudretini kullanır. Allahü teâlâ da irade ederse, iş meydana gelir. (Berika)

Cansız maddelerin hareketleriyle, insan ve hayvanların ihtiyari, istekli hareketleri arasında şu ayrılık vardır ki, kullar bir şeyi yapmayı tercih edince ve dileyince, Allahü teâlâ da dilerse, kulu harekete geçiriyor ve yaratıyor. Kulun hareket etmesi kulun elinde değildir. (İtikadname)

Cimrilerin Allah’ı demek
Sual: Çok cimriye, (Cimrilerin Allah'ı), çok yalan söyleyene, (Yalancıların Allah'ı), çok hırsızlık yapana, (Hırsızların Allah'ı) deniyor. Böyle söylemek küfür değil midir?
CEVAP
Elbette küfürdür. İnsana Allah denmez. Hattâ cömertlere, (Bu cömertlerin Allah'ı) demek de aynı şekilde küfürdür. Kötüler için, (Cimrilerin kralı), (Yalancıların kralı) denebilir. Çok cömertler için de, (Cömertlerin piri) veya (Cömertlerin şahı) denebilir. Kral, genelde gayrimüslimler için kullanılır, Müslümanlar için kullanılması hoş değildir.

Ateist Nietzsche
Sual:
Yamuk kimselerin övdüğü Pakistanlı Muhammed İkbal’in, ateist Nietzsche için, (Mevlana Celaleddin Rumi gibi büyük bir zattır) dediği bildiriliyor. Yerli mezhepsizler de, bu ateisti sevip övüyorlar. Ateisti böyle sevip övmek küfür olmaz mı?
CEVAP
Hubb-i fillah
ve buğd-ı fillah, İslamiyet’in temelidir, esasıdır. Allah düşmanı olan kâfirleri sevip, böyle övmek küfürdür.

(Mezhebin görüşü) demek
Sual: Mezhepsizler tarafından çok kullanılan (İslam’ın görüşü), (Mezhebin görüşü), (İslam’ın tevhid görüşü), (Kur’anî görüş), (Allah'ın görüşü), (Allah'ın düşüncesi) gibi tâbirleri kullanmak caiz midir?
CEVAP
Görüş de, düşünce de insanlar için kullanılır. Allah için, İslam için ve Kur’an için kullanılmaz. Böyle kullanmanın küfür olduğunu İslam âlimleri bildirmişlerdir.

(İslamî görüş), (İslam düşüncesi) denmez. (İslamî hükümler) denir. Çünkü İslam bir görüş, bir düşünce değil, ilahî hükümler topluluğudur. Mezhepsizler tarafından çok kullanılan (İmam-ı a'zamın görüşü), (Hanefî mezhebinin görüşü) demek de yanlıştır. İmam-ı a'zamın ictihadı denir. Müctehidin ictihadı dinî hükümdür. Hata olsa bile sevab verilen, amel edilmesi gereken bir hükümdür. Sıradan birinin sözü gibi buna görüş diyerek, basite almak çok yanlıştır. (Mezhebin görüşü) de denmez, (Mezhebin hükmü) denir. Ehl-i sünnet olanlar mezhepsizlerin ifadelerini kullanmamalıdır.

Yalnızlık Allah'a mahsus
Sual:
(Yalnızlık Allah'a mahsustur) demek küfür olur mu?
CEVAP
Küfür olmaz, ama burada niyet de önemlidir. Böyle söylemekle neyi kast ediyor? (Allah tektir, yardımcısı yoktur, kimseye ihtiyacı olmaz) anlamında söyleniyorsa mahzuru olmaz. Hâşâ (Allah, gökte yalnız bir yerde duruyor veya başka bir yerde yalnız duruyor) gibi düşünülüyorsa, elbette küfür olur. Allahü teâlâyı yaratıklara, insanlara benzetmek, ona yer tayin etmek, (Falanca yerde oturuyor veya duruyor yahut geziyor) gibi bir şey söylemek küfür olur. Allahü teâlâ mekândan münezzehtir. (Gökte, Arşta veya başka yerde) denmez. Hattâ (Her yerde) bile denmez. (Her yerde) demekle de, yine ona mekân tayin edilmiş olur.

Günahı herkes kendi işler
Sual:
Amentü’de bildirildiği gibi, hayrı da, şerri de yaratan Allah olunca, (Sevab veya günah kazanmak da bizim elimizde olmuyor) diye inanmak küfür olur mu?
CEVAP
Elbette küfür olur. Böyle inanmak Cebriyye isimli dalalet fırkasının görüşüdür. Cebriyye fırkası, (Allah her işi zorla yaptırır. İnsan kaderine mahkûmdur. Hiç kimse, işlediği günahtan mesul değildir) der. Bu da çok yanlıştır. Herkes yaptığından mesuldür. İyilik eden mükâfatını, kötülük eden cezasını görür. Zerre kadar hayır ve şer işleyen, karşılığını alır. (Tekvir 14, Zilzal 7,8)

Elin, ayağın titremesiyle, kendi isteğiyle hareket ettirmek farklıdır. Biz günahı da sevabı da kendi irademizle işliyoruz. Tik gibi, kendiliğinden günah sevab işlenmiyor.

Meyhaneye gidip içki içen kendi iradesiyle yapmıyor mu? Hâşâ bunu Allah zorla mı yaptırıyor? Suçu Allah’a yüklemek ne kadar yanlıştır. Camiye gidip namaz kılan da kendi iradesiyle kılıyor. Ama insana iyilik ve kötülük etme gücünü veren de Allahü teâlâdır. Mesela bakkala gidip helva veya içki isteyince, bakkal vermese alabilir miyiz? Ama biz gidip istemezsek bakkal da zorla vermez, Bakkal verdi diye suçu bakkala yüklemek yanlış olur. Helva istemek veya içki istemek benim elimde değil demek de çok yanlıştır.

Cebriyye fırkası, sanki zorla veriyormuş gibi suçu bakkala yüklerken, Mutezile fırkası bakkalı aradan çıkarıyor, (Gidip kendim aldım, insan kendi işini yaratır) diyor. Her ikisi de yanlış ve küfürdür. Onun için bid’at ehli Cehenneme gider. Eğer zerre kadar imanı varsa, cezasını çektikten sonra Cennete girer. Ama bu kadar İslamiyet’e zıt görüşleri olanların imanla ölmeleri çok zordur. Onun için Ehl-i sünnet itikadından zerre kadar sapmamalıdır.

Ateiste şefaat
Sual: (Hocamıza şefaat yetkisi verilirse, âhirette filanca ateiste şefaat edecek) deniyor. Ateiste şefaat edilir mi?
CEVAP
Kesinlikle şefaat edilmez. Resulullah efendimize bile, böyle bir şefaat yetkisi verilmemiştir. Şefaat, imanı olanlaradır. Hattâ iman etse de, ateistliğine tevbe ettiği bilinmeyen kişi için, öyle demek caiz olmaz. Çünkü iki âyet-i kerime meali şöyledir:
(Şefaat edicilerin şefaati, onlara [kâfirlere] fayda vermez.) [Müddesir 48]

(O gün zâlimler için, ne müşfik bir dost, ne de sözü dinlenir şefaatçi vardır.) [Mümin 18]

Allahü teâlâ, (Şefaat yoktur) derken, (Şefaat eder) demek, Allah'ı yalancı çıkarmak olur. Mesela bir kadının gayrimüslimle evlenmesi caiz değildir, küfürdür. Bunun aksini söylemek küfür olduğu gibi, (Ateiste şefaat edilir) demek de küfürdür. Çünkü Allahü teâlâ yalancı çıkarılmaktadır. Allah, (Olmaz) derken, (Olur) demek ne kadar çirkindir. İbadetlerden önce, küfre düşürücü söz ve işleri öğrenmelidir. Bir kimsenin hocasının böyle küfre düşmesini beğenmesi de küfür olur.

Bazı küfür sözler
Sual:
Ekteki sözleri söylemek küfre yani kâfirliğe sebep olur mu?
CEVAP
Bunlardan küfür olanların hepsini Fetâvâ-i Hindiyye’den alarak aşağıya çıkardık:
1- Kur’andaki yedullah, vechullah tâbirleri için, (Bunlar, Allah’ın uzuvlarıdır) demek. Yani (Allah’ın eli ve yüzü vardır) demek.

2- (Allah, susturamıyor senin dilini, ben nasıl susturayım) demek.

3- (Seni Allah’tan daha çok seviyorum) demek.

4- Allahü teâlâ için, mekân isnat etmek, mesela, (Allah’ın olmadığı, boş bir yer yoktur. Allah, göktedir, yukarıdadır, aşağıdadır, gökten veya Arş’tan bizi görüyor) gibi sözler söylemek.

5- (Allah, Cennette olacak ve müminler de Allah’ı Cennette görecektir) diyerek Allah’a mekân isnat etmek. [Allahü teâlâyı müminler Cennette, cihetsiz olarak, karşısında bulunmayarak ve nasıl olduğu anlaşılmayarak görecektir. Bu şekilde inanmak lazımdır.]

6- (Peygamberler günah işleyebilir) demek.

7- Peygamber için, sıradan biri gibi, (Şu adam, o adam) demek. [Hintli Hamidullah, Peygamber efendimiz için (Bu adam) tâbirini kullanmıştır. İslam Peygamberi isimli kitabında, (Kırkında bu tecrübeli adam, kavmini ıslaha teşebbüs etti) diyor. (s. 34)]

8- Hazret-i Ebu Bekir veya Hazret-i Ömer’e sövmek ve onlara lanet etmek.

9- Mutezile gibi, (Allah dünyada görülmediği gibi, âhirette de görülmez) demek.

10- Mütevatir olan hadisleri inkâr etmek.

11- Def, kaval [veya başka çalgı] çalarak Kur’an okumak.

12- (Çok Kur’an okudum, benden günahı kaldırmadı) demek.

13- Birine (Namaz kıl!) denince, (Sen namaz kıldın da ne oldu) demek. (Fetâvâ-i Hindiyye)

(Cennete gideceğiz) demek
Sual:
Bir zamane hocası, yandaşlarına, (Ben de, siz de, elbette ölen şu bebeğin gittiği yere, yani Cennete gideceğiz) diyor. Cennete gideceklerini böyle kesin söylemek küfür değil mi?
CEVAP
Aşere-i mübeşşereden başkalarına garanti cennetlik denmez. Dinimizde Allah'ın rahmetinden ümit kesip, (Biz garanti cehennemliğiz) demek küfür olduğu gibi, (Biz garanti cennetliğiz) demek de küfürdür. Allahü teâlâdan korkmalı ve rahmetinden ümidini kesmemeli, yani beyn-el-havfi ver-reca [korkuyla ümit arasında] olmalıdır. İkinci bir husus ise, her çocuğun muhakkak Cennete gideceği de kesin değildir, çünkü bu hususta âlimlerimizin farklı kavilleri vardır.

(İnşallah Cennette buluşacağız) denebilir. Temenni ayrı, kesin konuşmak ayrıdır.

Mecûsî başlığı
Sual:
Mecûsîlerin giydiği başlığı kullanmak küfür olur mu?
CEVAP
Din kitaplarında deniyor ki:
Mecûsîlere mahsus kalensüveyi, başlığı, dinin bildirdiği zaruretler hariç, kullanmak, küfür olur. (Hindiyye)

Sual: Bir kimse, çalınan ve kaybolan şeyleri ben bilirim dese, bunun ve buna inananın imanı gider mi?
Cevap:
Bir kimse, ben çalınanları ve kaybolanları bilirim dese, söyleyen ve inanan kafir olur. Bana cin haber veriyor dese, yine kafir olur. Peygamberler ve cinniler dahi gaybı bilmezler. Gaybı, ancak Allahü teâlâ ve Onun bildirdikleri bilir.

Sual: Günah işleyen kimseye, "tövbe et" denildiğinde, o da reddederse, imanına bir zarar gelir mi?
Cevap: Bir kişi, küçük günah işlese, birisi de ona "tövbe et" dese, o kimse de, "ne işledim ki tövbe edeyim" dese, imanı gider.

Sual: Gıybet, dedikodu yapan bir kimseye, "bunu yapma günahtır" diye ikaz edildiğinde, o da, “bu da bir şey mi ki” diye cevap verse, bu kimsenin imanına bir zarar gelir mi?
Cevap: Bir kimse, birinin gıyabında bir şey söylese, dedikodusunu yapsa, yanında bulunanlar da, gıybet etme dese, buna karşı o kimse de, bu bir şey midir dese, bunu söyleyenin imanı gider. Çünkü bu hareketiyle, haramı hafife almış, harama ehemmiyet vermemiştir.

Noel gecesini kutlamak
Sual: Hıristiyanların ve diğer gayr-i müslimlerin, kutsal kabul ettikleri gün ve geceleri Müslümanların kutlamalarında mahzur var mıdır?
Cevap:
İslâmiyette, güneş yılının ayları içinde sayılı bir mübarek gün, bir gece yoktur. Nevruz, Noel gecesi, Müslüman olmayanlar arasında değerli sayılır. Dürr-ül-muhtârda deniyor ki:
“Nevruz ve Mihrican günleri şerefine bir şey vermek caiz değildir. Bu günlerin isimlerini söyleyerek veya niyet ederek bir şey hediye etmek haramdır. Eğer bu günlere kıymet vererek yaparsa, kâfir olur. Çünkü bu günlere müşrikler kıymet vermektedir. Ebül Hafs-ı kebîr diyor ki: Bir kimse Allahü teâlâya elli sene ibadet etse, sonra bir müşrike, Nevruz günü şerefine yumurta hediye etse, kâfir olur. Yapmış olduğu ibadetlerin sevapları yok olur. Eğer bir Müslümana hediye eder ve bu güne değer vermezse, âdete uyarak verirse, kâfir olmaz. Fakat, tehlikeden kurtulmak için bir gün önceden veya sonradan vermelidir. Başka günlerde almadığını, o gün satın alırsa, o güne değer vermiş ise kâfir olur. Değer vermeyip, yalnız yemek içmek niyet etmiş ise, kâfir olmaz.”

İmâm-ı Rabbânî hazretleri buyuruyor ki:
“Kâfirlerin âdetlerini, kâfirlik alametlerini yapıyorlar. Bilhassa, çiçek hastalığı zamanında, bu bela, iyilerinde de, fenalarında da görülüyor. Bu şirkten kurtulabilen ve kâfirlik alametlerinden birini yapmayan kadın, çok azdır. Hinduların bayram günlerine, ateşe tapınanların Nevruz günlerine, Hristiyanların Noel gecelerine ve diğer paskalyalarına hürmet etmek, onların âdetlerini, onlar gibi yapmak, şirk olur, küfre sebep olur. Kâfirlerin bayramlarında, Müslümanların cahilleri, kâfirlerin yaptıklarını yapıyor ve kâfirler gibi, birbirlerine hediye gönderiyorlar. Bunlar hep şirktir, kâfirliktir. Sûre-i Yusuftaki âyet-i kerimede mealen; (Biz, Allahü teâlânın varlığına, birliğine, her şeyi yaratan O olduğuna inandık, Müslüman olduk diyenlerin çoğu, başkalarına ibadet ve itaat ederek ve daha birçok hareketleri ve sözleri ile, müşrik oluyorlar) buyuruldu.”

Büyük Kostantin putperest iken, Hristiyanlığı kabul etmiş ve putperestlikten de birçok şeyi Hristiyanlığa sokturmuştur. Noel gecesinin yılbaşı olmasını da kabul ettirmiş, böylece yeni bir Hristiyanlık dini kurulmuştur.

Sual: Din bilgilerinden herkes için lazım olanları öğrenmemenin, dinimiz açısından hükmü nedir?
Cevap:
İman edilecek şeyleri ve farzlardan, haramlardan meşhur olanları, lüzumu kadar öğrenmek, her Müslümana farzdır. Bunları öğrenmemek haramdır. Bu bilgileri işitip de, öğrenmeye ehemmiyet, önem vermemek ise küfür olur, imanı giderir.

Sual: Bir kimse, dinin emir ve yasaklarını öğrenmez, öğrenmeye ve bunlara uymaya ehemmiyet vermezse imanı gider mi?
Cevap: Erkek olsun, kadın olsun, her insanın, her sözünde, her işinde, Allahü teâlânın emirlerine, yani farzlara ve yasak ettiklerine, haramlara uyması lazımdır. Bir farzın yapılmasına, bir haramdan sakınmaya ehemmiyet vermeyenin imanı gider, kâfir olur.

Sual: Bazı kimseler, “git Allah babadan iste” diyor. Böyle söylemek imanı giderir mi?
Cevap:
“Allah baba” diyenin imanı gider, kâfir olur.

Sual: İslâmiyetin saygı gösterilmesini emrettiği herhangi bir emrine, saygısızlık etmek, insanın imanını giderir mi?
Cevap:
Konu ile alakalı olarak Birgivî vasıyyetnâmesi şerhinde deniyor ki:
“Zünnar denilen papaz kuşağını bağlamak, haç, salip denilen birbirine dik kesişen iki çubuğa tapınmak, boynuna asarak hürmet etmek ve İslâmiyeti bildiren din kitaplarından birini tahkir etmek, İslâm âlimlerinden birini alay etmek ve küfre sebep olan bir söz söylemek, yazmak ve hürmet etmemiz emrolunan bir şeyi tahkir ve tahkir etmemiz emrolunan bir şeyi tazim etmek küfürdür, imanı giderir. Büyük günah işleyen, bunun kötü olduğunu düşünür, yaptığına pişman olur, Allahü teâlâdan utanırsa, imanı gitmez, kâfir olmaz. Bu günahına tövbe eder, Allahü teâlâdan af dilerse, affolur. Tövbe etmeden ölürse, Allahü teâlâ dilerse, yine affeder, dilerse, günahı kadar azap edip, sonra Cennete kor. Fakat imansız olarak ölen, ahirette hiç affolunmayacak, Cehenneme gidecektir.”

Sual: Haramlara önem vermeyenlerin, sakınmayanların imanı gider, Müslümanlıktan çıkarlar mı?
Cevap:
İslâmiyetin haram ettiği şeylerden kaçınmak, her Müslüman için lazımdır. Haramın haram olmasına ehemmiyet vermeyen yani Allahü teâlânın yasak etmesine aldırış etmeyen veya bunları beğenen, ne güzel diyen kafir olur. Allahü teâlânın haram etmesine ehemmiyet verip, kabul edip de, nefsine mağlup olarak, aldanarak, bunları yapan ve sonra akıllarını toparlayıp pişman olanlar kâfir olmaz, imanlarını kaybetmezler. Böyle kimselere asi, fasık, günahkâr denir. Bunlar, günahları sebebiyle, belki Cehenneme girip cezalarını çekerse de, Cehennemde sonsuz kalmayacaklar, çıkıp Cennete kavuşacaklardır.

Sual: İmanın gitmesine sebep olan bir şeyi bilmeden yapınca veya söyleyince, iman gider mi?
Cevap:
Küfre sebep olan bir işi, bilerek yapmak küfür olur. Bilmeyerek yapınca da küfür olur diyen âlimler çoktur.

Sual: Allahın sevdiklerini sevmemek, insanın imanını giderir mi?
Cevap:
Konu ile alakalı olarak Miftâh-ul Cennet kitabında deniyor ki:
“Allahü teâlânın sevdiği kimseyi sevmemek ve İslâmiyeti bozmak için uğraşanları sevmek, son nefeste imansız gitmeye sebep olur.”

Sual: Namaz kılmanın farz olduğuna inanmak, imanın şartı mıdır, eğer öyle ise buna inanmayan bir kimsenin imanı gider mi?
Cevap:
Namaz kılmak, imanın şartı değil ise de, namaz kılmanın farz olduğuna inanmak, imanın şartıdır. Bu sebeple namazın farz olduğuna inanmayanın imanı gider.

Sual: “Allah gökte bize bakıyor, benim şahidimdir” veya “Allah baba” demenin imana bir zararı olur mu?
Cevap:
“Allahü teâlâ, gökte benim şahidimdir” dese, imanı gider, kâfir olur. Zira Allahü teâlâya, mekân, belli bir yer isnat etmiş olur. Halbuki Allahü teâlâ, mekândan beridir, uzaktır. “Allah baba” diyenin de imanı gider, kâfir olur. Mahluklar yani yaratılmışlar için kullanılan baba, anne, mimar gibi kelimeler, Allahü teâlâ için kullanılmaz.

Sual: Din bilgilerini ve âlimleri kötülemek de imanı giderir mi?

Cevap: İslâm bilgilerine inanmamak, bunları ve din âlimlerini aşağılamak da, küfr-i cühûdî olur, yani inat ederek inkar olur.

Sual: Farzları, sünnetleri beğenmemek imanı giderir mi?
Cevap:
Farzları, sünnetleri, beğenmemek, küfür olur, imanı giderir.

Sual: Günah olan şeyleri sevmek, beğenmek, imana zarar verir mi?
Cevap:
Küfrü, haramları, mekruhları sevmek, beğenmek, imanı giderir.

Sual: Bir Müslüman, imanı gideren bir sözü, hiçbir zaruret olmadan söylerse, imanı gider mi?
Cevap:
Allahü teâlâya mahsus olan sıfatlara ülûhiyyet, ilahlık sıfatları denir. Akaid ve fıkıh kitaplarının çoğunda, mesela Dürerde deniyor ki:
“Bir kimse, kalbi iman ile dolu olduğu hâlde, küfre sebep olan bir şeyi, zaruret olmadan, yani isteyerek söylerse, imanı gider, kâfir olur. Kalbindeki imanın faydası olmaz. Çünkü, bir kimsenin kâfir olduğu sözünden anlaşılır. Küfre sebep olan şeyi söyleyince, insanlar arasında da, Allahü teâlâ yanında da kâfir olur.”

Sual: Gayr-i müslimlerin ibadetlerini onlar gibi yapmak, imanı giderir mi?
Cevap:
Kâfirlerin ibadetlerini, ibadet olarak yapmak, mesela kiliselerinde çaldıkları org gibi çalgıları ve çanları camilerde çalmak ve İslâmiyetin kâfirlik alameti saydığı şeyleri, zaruret, cebir, zorlama olmadan kullanmak küfür olur, imanı giderir. Birgivî vasıyyetnâmesinde; “Kafirlerin ibadet olarak yaptıklarını yapan ve kullanan kâfir olur” denmektedir.

Sual: “Allah gökte şahidimdir” diyenin, imanı giderir mi?
Cevap:
Bir kimse, “Allahü teâlâ, gökte benim şahidimdir” dese, kâfir olur. Zira Allahü teâlâya, mekân isnat etmiş olur. Allahü teâlâ, mekândan beridir.

Sual: Din bilgilerini öğrenmeye önem vermeyenin imanı gider mi?
Cevap:
İmanı, helali, haramı, farzları, güzel ahlak bilgilerini, lüzumu kadar öğrenmek farzdır. Öğrenmeyip cahil kalan farzı terk etmiş olur. Öğrenmeye lüzum görmeyen, ehemmiyet vermeyenin imanı gider.

Sual: Abdestsiz olduğunu bilerek namaz kılanın imanı gider mi?
Cevap:
Abdestsiz olduğunu bilerek namaz kılmak ve sünnet olan bir işi beğenmemek de küfür olur.

Sual: Şartlarına uygun olarak okunan ezan ile alay eden kimsenin, imanı tehlikeye girer mi?
Cevap:
Sünnete uygun olarak okunan ezan ile alay eden, beğenmeyen, söz ile, hareket ile, hakaret edenin imanı gider.

Sual: Müslüman olduğunu söyleyen bir kimse, dinin emir ve yasakları için “ben onları bilmem, öğrenmek de istemem” dese imanı gider mi?
Cevap:
Miftâh-ul Cennet kitabında; “İslâmiyeti bilmem veya istemem dese, imanı gider, kâfir olur” denmektedir.

Sual: Tefsir ve fıkıh kitaplarına itibar etmeyen, bunlarla alay eden kimsenin imanı gider mi?
Cevap:
Miftâh-ul Cennet kitabında; “Biri diğerine, gel İslâm âlimine gidelim veya fıkıh, ilmihal kitabını okuyup öğrenelim dese, o da, ben ilmi ne yapayım dese, imanı gider, kâfir olur. Zira, ilmi istihfaftır, hafife almaktır. Tefsir ve fıkıh kitaplarına hakaret eden, bunları beğenmeyen, kötüleyen kimsenin imanı gider, kâfir olur” denmektedir.

Sual: Bir kimse, İslâm âlimlerinden herhangi birisine veya evliyaya sövse, hakaret etse, bu kimsenin imanına bir zarar gelir mi?
Cevap:
Bu konuda Miftâh-ul-Cennet kitabında deniyor ki:
“Bir kimse, bir âlime buğzetse veya sövse, bu yaptığı sebepsiz ise, o kimsenin küfründen korkulur.” Yani imanı gidebilir.

Sual: Kendisinin veya başkasının kâfir olmasını isteyen bir kimsenin, imanı gider mi?
Cevap:
Kâfir olmayı isteyen bir kimse, buna, kâfir olmaya niyet ettiği anda, imanı gider, kâfir olur. Başkasının kâfir olmasını isteyen kimse, küfrü beğendiği için istiyorsa, kâfir olur. Kötü, zalim olduğundan, zulmünün cezasını Cehennem ateşinde çekmesi için istiyorsa, kâfir olmaz. Küfre sebep olduklarını bilerek ve arzusu ile küfür kelimelerini söyleyen kâfir olur. Bilmeyerek söylüyorsa, âlimlerin çoğuna göre yine kâfir olur. Küfre sebep olmayan kelime söylemek isterken, şaşırarak, küfre sebep olanı söylerse kâfir olmaz.

Sual: Aralarındaki bir meseleyi halletmek için, gel din kitaplarına bakalım, orada nasıl bildirilmiş ise öyle yapalım denilen kimse, benim İslâmiyetle alakam yok dese, imanına zarar gelir mi?
Cevap:
İslâmiyete de müracaat edelim diyene, İslâmiyet ile işim yoktur diyenin, imanı gider, kafir olur. İmanını ve nikahını tecdid etmesi, yenilemesi lazım olur.

Sual: Din bilgilerine inanmamak, aşağılamak imanı giderir mi?
Cevap:
İslâm bilgilerine inanmamak, bunları ve din âlimlerini aşağılamak da, küfür olur, imanı giderir.