Kalmamış

Sanırdım şu âlemde,
Bana hiç yâr kalmamış,
Kendimi terk edince,
Gördüm ağyar kalmamış.

Her yeri hâr kaplarken,
Hiç gül bahçesi yokken,
Güllük olmuş hep âlem,
Şimdi hiç hâr kalmamış.

Âh-u figan ederken,
Gönül durmaz inlerken,
N’olmuş kesilmiş bilmem,
Hiç âh-u zâr kalmamış.

Kesretsiz geldi vahdet,
Dost ile oldu halvet,
Viran olmuş kâinat,
Çarşı pazar kalmamış.

Yok ahlak-ı hamide,
İhlâs, vefa nerede?
Niyazi n’olmuş sende,
Kayd-ı dindar kalmamış.