Sevaba ortak olmak
Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:
Ehl-i sünnet itikadında olup, bu yolda hizmet edenler, bir kişi daha yanmaktan kurtulsun diye çırpınanlar, kazanılan sevabda ortaktır. Yani dünyanın bir ucunda hizmet edenin kazandığı sevaba, dünyanın diğer ucunda aynı hizmete iştirak eden de ortak olur. Bu hizmetler, sevaba ortak şirket gibidir. Ortak, her zerrede ortaktır. Bir misal verilecek olursa, mesela bir çuval buğdaya iki kişi ortak olsa, buğdayın yarısına biri ortak, diğer yarısına biri ortak olmaz. Her buğday tanesinde yarı yarıya ortaktırlar.
Dolayısıyla, bu hizmetlerin sevabı, hizmetlere iştirak eden herkese dağıtılacak. Başka ülkelerde olmalarının hiçbir önemi yoktur. Her ne şekilde olursa olsun, Allah için hizmet edenlere, eğer imkânı yoksa dua edenlere, muhabbet besleyenlere, yani herkese ihlâsı derecesinde çok sevab verilecektir.
Nafile hacdan fazla sevab
Bişr-i Hafi hazretlerine biri der ki:
— Efendim ben hacca gidiyorum, bana dua edin!
— Sen daha önce hacca gittin, farzı yerine getirdin. Bu nedir?
— Bu nafile hac efendim.
— Niçin gidiyorsun nafile hacca?
— Rabbimin rızası için gidiyorum efendim.
Bunun üzerine Bişr-i Hafi hazretleri buyurdu ki:
— Aferin; ama Rabbimizin rızasını kazanacak daha başka işler de var. Mesela, mahallede birçok kimsesiz, dul kadın var, yetim çocuklar var, evine hiç et girmeyen, nafakasını teminde sıkıntı çeken, borç altında inleyen çok kimse var. Nafile hac için ayırdığın paraları buralara harcarsan, hac sevabından daha çok sevab alırsın. Orada bir günah işlersen haccın da boşa gider. Gel sen bu sevabları kazan! Cenab-ı Hak bundan dolayı sana daha çok sevab verir.
Adam durakladı. Bişr-i Hafi hazretleri, peki, kalbin ne diyor diye sorunca, hac diyor cevabını verdi. Bunun üzerine Bişr-i Hafi hazretleri buyurdu ki:
— Haklısın. Ben zannettim ki sen Allahü teâlânın rızası için gidiyorsun; ama gördüm ki sen nefsinin rızası için gidiyorsun. Paranın gittiği yerden, geldiği yer belli olur. Yani kazandığın paranın yeri belli oldu; çünkü sen o parayı Allah rızası için kazanmamışsın, onun için Onun razı olduğu yere harcayamazsın.