Merak ettiğiniz bütün dini konular

Daha Fazla Konu Göster

İslam ve Toplum

Her gün 11.00’de TGRT FM’de, Tekrarı 15.05’te
Canlı dinlemek için tıklayın
0212 454 56 46
İlahiyatçı Osman Ünlü hoca canlı yayında sorularınıza cevap veriyor. Mustafa Toköz’ün sunduğu İslam ve Toplum programını kaçırmayın!
GÜNÜN SOHBETİ

 

İbadet etmeyenlere feyz gelmez

Sual: İbadet etmeyenlere feyz gelmez mi, ilahi marifetlere kavuşamazlar mı?

Cevap: Urvetülvüskâ Muhammed Masum Fârûkînin (Mektûbât) kitabı birinci cilt 78. mektubunda buyruluyor ki: Bu yazdıklarımız, Eshâb-ı kiramın yoludur. Bu yolda ifade ve istifade [Feyz almak, yani marifet-i ilâhiyyeye kavuşmak, kalpten kalbe] aks etmekle olur. Edebe riayet ederek, sohbette bulunmak kâfidir. İman ve teslim ve itaat şartı ile, Resûlullahın sohbetinde bulunmak, Eshâb-ı kiramın kemâle gelmesi için kâfi idi. Bunun için, Eshâb-ı kiramın yolu, çabuk kavuşturmaktadır. Feyz almakta, genç, ihtiyar, sabi, diri ve ölü eşittirler. Nihayette ihsan edilenler, bu yolda, başlangıçta da verilir. Bu yolun riyazeti, sünnet-i seniyyeye yapışmak, bid’atlerden sakınmak ve mürşid-i kâmili sevmektir. Hâce Ubeydullah-i Ahrâr buyurdu ki, (Bu yoldaki saliklerin itikatları, Ehl-i sünnet ve cemaat itikadıdır. Riyazetleri, ahkâm-ı islâmiyyeye uymaktır. İbadet etmeyenlere feyz gelmez. Bunlar terakki edemez. Bu yolun nihayeti, mahlûkları unutup, devamlı huzur-i ilâhîdir. Aşırı muhabbet ve cezbe olmadan, bu saadete kavuşulamaz. Kavuşturan en kuvvetli vasıta, sohbettir). Biçare insan, dünya zevkleri, nefsin arzuları bataklığındadır. Kalbin, ruhun zevklerinden haberi yoktur. Münasebet [bağlantı] olmadıkça, Hak teâlâdan feyz almak mümkün değildir. Allahü teâlâ, feyzlerini, Resûlullah vâsıtası ile göndermektedir. Resûlullahın mübarek kalbinden her an fışkıran feyzleri, alabilip, etrafa saçabilen âlim lâzımdır. İnsanın kalbini onun kalbine bağlayan vâsıta, ona muhabbettir, onu çok sevmektir. Muhabbet, edeplere riayet ve ibadetlerde, âdetlerde ve edeplerde ona tâbi olmaktır. Bunların en tesirlisi, Râbıta yapmaktır. [Râbıta, Ehl-i sünnet âliminin şeklini, suretini hatırlamaktır.] Râbıta kuvvetli olunca her baktığı yerde, onu görür. (Hak Sözün Vesîkaları s. 332)

 

Osman Ünlü hocanın Türkiye Gazetesi'nde bugün yayımlanan makalesi için tıklayınız...

Videolar

Daha Fazla Video Göster