Ezan ve İkamet

Sual: Ezan kelimelerinin manaları nasıldır?
CEVAP
Ezanın kelimeleri yedidir:
1- Allahü ekber:
Allahü teâlâ, büyüktür. Ona bir şey lazım değildir. Kullarının ibadetlerine de muhtaç olmaktan büyüktür. İbadetlerin, Ona faydası yoktur.
Bunu, zihinlerde iyi yerleştirmek için, bu kelime, dört kere söylenir.

2- Eşhedü en la ilahe illallah:
Kibriyası, büyüklüğü ile ve kimsenin ibadetine muhtaç olmadığı halde, ibadet olunmaya Ondan başka kimsenin hakkı olmadığına şehadet eder, elbette inanırım. Hiçbir şey Ona benzemez.

3- Eşhedü enne Muhammeden Resulullah:
Muhammed aleyhisselamın, Onun gönderdiği Peygamberi olduğuna, Onun istediği ibadetlerin yolunu bildiricisi olduğuna ve Allahü teâlâya, ancak Onun bildirdiği, gösterdiği ibadetlerin, yaraşır olduğuna şehadet eder, inanırım.

4 ve 5- Hayye alessalah, hayye alelfelah:
Müminleri, felaha, saadete, kurtuluşa sebep olan namaza çağıran iki kelimedir.

6- Allahü ekber:
Ona layık bir ibadeti kimse yapamaz. Herhangi bir kimsenin ibadetinin Ona layık, yakışır olmasından, çok büyüktür, çok uzaktır.

7- La ilahe illallah:
İbadete, karşısında alçalmaya müstahak olan, hakkı olan ancak Odur. Ona layık bir ibadeti kimse yapamamakla beraber, Ondan başka kimsenin ibadet olunmaya hakkı yoktur.

Ezanı duyan ne yapar?
Sual:
Ezanın, sünnete uygun okunduğu duyulunca, ne yapmak gerekir?
CEVAP
Günümüzde, sünnete uygun ezan hemen hemen hiçbir yerde okunmuyor. Sünnete uygun okunan yerlerde şunları yapmak gerekir:
1- Yavaşça tekrar etmek sünnettir. Üç hadis-i şerif:
(Müezzinin söylediğini tekrar edene, onun sevabı kadar sevab verilir.) [Nesaî]

(Ezanı tekrar edene, Kıyamette şefaatim vacib olur.) [Nesaî]

(Ezanı siz de tekrar edip salevat getirin! Bir salevat getirene on sevab verilir.) [Müslim]

2- Müezzinin dediklerini aynen söyleyerek ezana icabet edilir. Yalnız müezzin (Hayye alessalah) ve (Hayyealel felah) derken, (Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billah) demeli, ezanda ve ikamette müezzine icabet etmeli. (Şir’a)

3- Ezanda (Muhammedün Resulullah) denirken, (Seninle, gözüm nurlanır, kalbim sevinir yâ Resulallah) demeli. Hazret-i Ebu Bekr-i Sıddık, ezan okunurken Resulullah'ın ismini işitince, iki baş parmağının tırnağını öpüp gözlerine sürdü. Peygamber efendimiz, "sallallahü aleyhi ve sellem" bunun sebebini sorunca, (Yâ Resulallah, senin mübarek isminle bereketlenmek için yaptım) dedi. Resulullah efendimiz de, (Güzel yaptın. Böyle yapan göz ağrısı çekmez) buyurdu. Tırnakları göze koyunca, (Allahümmahfaz ayneyye ve nevvirhümâ) demelidir. (Allah'ım, iki gözümü [gözlerimi] hastalıklardan koru ve nurlandır!) demektir. (Şeyhzade)

4- Yemekte, din dersi okumakta iken ve cami içinde Kur'an-ı kerim okurken ezan tekrar edilmez.

5- Ezanı işitenin, oturuyorsa kalkması, yürüyorsa durması müstehabdır. (İslam Ahlakı)

6- Sabah ezanında, (Essalâtü hayrün minen-nevm = Namaz uykudan hayırlıdır) denince, (Doğruyu ve hakkı söyledin) demeli. (Kad kâmetissalâtü) denince de, (Allahü teâlâ namazı muhafaza etsin ve devam ettirsin) demeli. Ezan veya ikamete icabet eden kimse, o hâlde iken konuşmamalı, kimseye selâm vermemeli, verilen selamı da almamalı, Kur'an-ı kerim okuyorsa kesmeli, yürüyorsa durmalı, fıkıh dersinde ise, dersi bırakmalı, yani başka bir işle meşgul olmamalıdır. Hazret-i Âişe validemiz, (Ezan okunurken, bir iş yapmak caiz değildir) buyurdu. Ezanı duyunca, yün eğirmesini bırakırdı. Çekicini yukarı kaldırmışken, ezanı duyup indirmeyen demirci ve kuyumcular çoktu. (Şir’a)

Demircilik yapan Ebu Hafs Haddad hazretleri, her ne zaman ezanı işitse, çekici yukarı kaldırmış ise, aşağıya indirmez, aşağıda ise, yukarı kaldırmazdı. Konuşuyorsa, susup ezanı dinlerdi. Vefat edip cenazesi götürülürken ezan okunmaya başladı. Cenazeyi götürenler, ne kadar gayret ettilerse de, tabutu bir adım yerinden oynatamadılar. Ezan bittikten sonra, ancak cenazeyi götürmek mümkün oldu. (İslam Ahlakı)

Demek ki, sünnete uygun olan ezana, gerekli saygıyı göstermeli. Sünnete uygun okunmuyorsa, söylenen ezan kelimelerine saygıdan dolayı konuşmamalıdır.

Kamet okumak
Sual:
Kamet okumakla ilgili hadis yok mudur?
CEVAP
Elbette vardır. Birkaçı şöyledir:
(Sıkışık iken namaz için kamet getirilmiş olsa bile, önce helâya gidin.) [Ebu Davud]

(Namaz için kamet okunurken, benim kalktığımı görmedikçe, kalkmayın.) [Müslim]

(Namaz için kamet getirildiğinde, sema kapıları açılır ve dualar kabul olunur.) [Taberani]

(Şeytan, ezanını duyunca hızlıca kaçar. Sonra tekrar gelir, vesvese verir. Kamette kaçar ve tekrar gelir. Gene vesvese verir.) [Müslim]

(12 yıl ezan okuyana Cennet vacib olur. Ezan okuması sebebiyle, her gün kendisine 50 hayır ve kameti sebebiyle de 30 hayır yazılır.) [Hâkim]

(Kamet getirildiği zaman, namaza koşarak gelmeyin, yürüyerek gelin ve sükunete riayet edin, yetiştiğinizi [cemaatle] kılın, yetişemediğinizi tamamlayın.) [Tirmizi]

(Müezzin ezan okuduğu zaman şeytan mescidden süratle çıkar, müezzin susunca, geri döner. Kamet okununca, şeytan hızlıca yine mescidden çıkar, susunca tekrar dönüp namazdaki Müslüman ile nefsi arasına girer. Böylece o şahıs namazını fazla mı, yoksa noksan mı kıldım diye şaşırır. Böyle yanılmalarda, namazın sonunda sehv secdesi yapın.) [Beyheki]

(Ezanla kamet arasındaki duâ kabul edilir.) [Ebu Davud, Tirmizi]

(Ey Bilâl, Ezanı ağır ve yavaş oku; kameti de acele et.) [Tirmizi]

(Kamet okununca, farzdan başka namaz yoktur.) [Müslim] (Farzı cemaatle kılmak için kamet okununca, sünnete başlanmaz.)

(Kamet okunurken, farzdan başka namaz yoktur. “Ya Resulallah, sabahın iki rekat sünneti de mi yok” denince, Evet, sabahın iki rekatı da yoktur buyurdu.) [İbni Adiy] (Girişte veya direk arkasında kılma imkanı da yoksa, o zaman sabah namazının sünnetini de kılmayıp cemaate uyar, namazdan sonra da, artık sabah namazının sünneti kılınmaz.)

İkamet okumak
Sual:
İkamet nasıl okunur?
CEVAP
İkamet şöyledir:
Allahü ekber (4 defa)
Eşhedü en lâ ilâhe illallah (2 defa)
Eşhedü enne Muhammeden Resûlullah (2 defa)
Hayye ales-salâti (2 defa) [Durunca salah okunur]
Hayye alel-felâhi (2 defa) [Durunca felah okunur]
Kad kame tis-salatü (2 defa) [Durunca salah okunur]
Allahü ekber (2 defa)
Lâ ilâhe illallah (1 defa)

Doğru okunabilmesi için ikametin İslam harfleriyle yazılışı için tıklayınız.

Sual: Ezan nedir?
CEVAP
Ezan, belli olan Arapça kelimeleri sırası ile okumaktır. Tercümesini okumak, ezan olmaz.

Sual: Ezanı yüksek yerde mi okumak gerekir?
CEVAP
Evet mahalle mescidinde ve yüksek yerde okumak sünnettir.

Sual: Aşağıdaki cümlelerin manası nedir?
Sabah namazında ezana eklenen:
Es-salatü hayrun minen-nevm
CEVAP
Namaz uykudan hayırlıdır demektir.

Sual: Kamet getirirken eklenen, Kad-kametis-salah ne demektir?
CEVAP
Namaz başladı demektir.

Sual: Beş vakit namaz ve kaza namazları için ve Cuma namazında erkeklerin ezan okuması farz mıdır?
CEVAP
Farz değil sünnettir ama bu sünnete sünnet-i hüda denir. Başka dinlerde olmayan müekked sünnettir.

Sual: Kadınların ezan ve ikamet okuması lazım mıdır?
CEVAP
Hayır. Okurlarsa mekruh olur. Çünkü, seslerini yükseltmeleri haramdır. [Kadının sesinin yabancılara duyurmalarının haram olmasına delillerden biri de budur, yani ezan okumamak.]

Sual: Ezan vaktinden evvel okunsa sahih olur mu?
CEVAP
Sahih olmaz, yeniden okunması gerekir.

Sual: Ezan okunurken, hareke, harf katacak veya harfleri uzatacak şekilde teganni yapmak caiz mi?
CEVAP
Hayır caiz değildir.

Sual: Vitir, bayram, teravih ve cenaze namazları için ezan ve ikamet okunur mu?
CEVAP
Okunmaz.

Sual: Kimlerin ezan okuması mekruh olur?
CEVAP
Cünübün, kadının, fâsıkın, sarhoşun, küçük çocuğun ezan okumaları tahrimen mekruhtur.

Sual: Oturarak ezan okumak caiz midir?
CEVAP
Tahrimen mekruhtur.

Sual: Birkaç günlük kaza kılarken hepsi için bir kere ezan okumak yeter mi?
CEVAP
Evet yeter. Birkaç kazayı bir arada kılan, önce bir ezan ve ikamet okur. Sonra her farz için ikamet okur, ezan okumasa da olur.

Sual: Seferi olan ezan ve ikamet okur mu?
CEVAP
Seferi olan kimse, bir evde yalnız kılarken de, ezan ve ikamet okur. Çünkü, camide okunan, onun namazı için sayılmaz. Seferi olanlardan bazısı, evde ezan okursa, sonra kılanlar okumaz.

Sual: Ezana hürmet nasıl olur?
CEVAP
Ezana hürmet etmek, harflerini değiştirmeden, teganni etmeden, minareye çıkıp, sünnet üzere okumakla olur. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Müezzin, kendisi ile namaz kılanların sevabı kadar sevap alır. Onların sevabından da bir şey eksilmez.) [Nesai]

Sual: Ezanı duyanın tekrar etmesi gerekir mi?
CEVAP
Evet ezanı duyanın, yavaşça tekrar etmesi sünnettir. (Hayye ala)larda, (La havle ve la kuvvete illa billah) denir. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Müezzinin söylediğini tekrar edene, onun sevabı kadar kendisine sevap verilir.) [Nesai]

(Ezanı tekrar edene, kıyamette şefaatim vacip olur.) [Nesai]

(Ezanı siz de tekrar edip salevat getirin. Bir salevat getirene on sevap verilir.) [Müslim]

Yemekte, din dersi okumakta iken ve cami içinde Kur'an-ı kerim okurken ezan tekrar edilmez.

Sual: Muhammedün Resulullah derken iki elin baş parmağını göze sürmek gerekir mi?
CEVAP
Ezan okunurken, Resulullah efendimizin ismini işiten, iki elin baş parmaklarını, gözlerinin üstüne koyarak, (İki gözümün nurusun sen ya Resulallah) demesi iyi olur. Hadis-i şerifte, (Salihler anılınca rahmet iner) buyuruldu. (Camius-sagir)

Muhammed aleyhisselam ise, salihlerin ve bütün Peygamberlerin en üstünüdür. Onun ismi anılınca, Allahü teâlâ rahmet eder. Rahmet inince, yapılan dua kabul olur. Ezan okunurken, (Seninle, gözüm nurlanır, kalbim sevinir ya Resulallah) demek, güzel bir duadır.

Hazret-i Ebu Bekr-i Sıddık, ezan okunurken, Resulullahın ismini işitince, iki baş parmağının tırnağını öpüp gözlerine sürdü. Peygamber efendimiz, bunun sebebini sorunca, (Ya Resulallah, senin mübarek isminle bereketlenmek için) dedi. Resulullah efendimiz de, (Güzel yaptın. Böyle yapan göz ağrısı çekmez) buyurdu. Tırnakları göze koyunca, (Allahümmahfaz ayneyye ve nevvirhüma) demelidir! (Şeyhzade)

İkamet okunurken böyle yapılmaz. Tırnaklar öpülüp göze sürülmez.

Sual: Ezan okunurken işi bırakmak gerekir mi?
CEVAP
Ezan okunurken işi bırakmak iyi olur. Çünkü hadis-i şerifte, (Ezan okunurken iş yapmak dinde noksanlıktır) buyuruluyor. (Ey Oğul İlmihâli)

Demircilik yapan Ebu Hafs Haddad hazretleri, her ne zaman ezanı işitse, çekici yukarı kaldırmış ise, aşağıya indirmez, aşağıda ise, yukarı kaldırmazdı. Konuşuyorsa, susar ezanı dinlerdi. Vefat edip cenazesi götürülürken ezan okunmaya başladı. Cenazeyi götürenler, ne kadar gayret ettilerse de, tabutu bir adım yerinden oynatamadılar. Ezan bittikten sonra, ancak cenazeyi götürmek mümkün oldu.

Sual: İkameti ezan gibi uzatarak okumakta mahzur var mıdır?
CEVAP
İkamet, ezan gibi uzatarak okunmaz. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Ezanı uzatarak, ikameti ise kısa okuyun!) [Tirmizi]

Sual: Ezan okurken "Muhammeden" mi yoksa "Muhammeder" mi denilecek?
CEVAP
İkisi de olur, tecvide göre Muhammeder demek gerekir.

Sual: Birkaç müezzinin birlikte ezan okuması caiz midir?
CEVAP
Birkaç müezzinin birlikte ezan okumalarına ezan-ı Cavk denir. Caizdir, günah değildir.

Sual: Okunan ezanı dinleyen tekrar ediyor, ikameti tekrar etmesi de caiz mi?
CEVAP
Ezanı tekrar etmek sünnet, ikameti tekrar etmek müstehaptır. Tekrar etmekte mahzur yoktur.

Sual: Ezan bitince, okunan duayı, imam veya müezzin yüksek sesle mi okur?
CEVAP
Yüksek sesle okunmaz.

Sual: Yürüyerek ikamet okumak caiz midir?
CEVAP
Mekruhtur.

Sual: Ezan okunurken köpeğin uluması iyi midir?
CEVAP
Ezan okurken şeytanların kaçtığı hadis-i şerif ile bildirilmiştir. Horozlar melekleri görünce öterler. Hayvanlar bizim görmediklerimizi görebiliyorlar. Ezan okunurken köpeğin uluması hayra alamettir. Şeytanların kaçışını görmüş olabilir.

Ezan okunurken
Sual:
Ezan okunurken ihtiyaç hâlinde helâya girmekte mahzur var mıdır?
CEVAP
Hayır, mahzuru yoktur.

Sual: Mukim ve misafir karışık bir evde iken, mukim olan biri, ezan ve ikamet okusa, misafirlerin de okuması gerekir mi?
CEVAP
Hayır.

Sual: Mescitte bulunan kimse, ezan okunurken ayağa kalkması gerekir mi?
CEVAP
Hayır gerekmez.

Sual: Ezanların erken okunduğu bellidir. Saat yokken, bunlara itibar edip, vakti belirlemek, mesela öğle ezanı okunurken, öğleye üç dakika kaldığını kabul etmek caiz mi?
CEVAP
Evet.

Sual: Ezan okurken eller kulağa düz olarak mı konur?
CEVAP
Düz olarak konur.

Sual: İkamet okurken eller yanda mı durur, göbek üstüne bağlamak gerekir mi?
CEVAP
Eller yanda durur, bağlanmaz.

Sual: Mescid içinde ezan okumak mekruh olduğuna göre, işyeri mescidinin merdiveninde yavaşça ezan okunsa sünnet yerine gelir mi?
CEVAP
Evet.

Sual: Siirt’te ezana seyyidina ekleniyor. Bid’at mı?
CEVAP
Evet.

Sual: Ezan ve ikamette, R harfleri cezm veya vasl ederek mi okunur?
CEVAP
Evet (Allahü ekberullahü) diye okumamalıdır. Allahü ekber Allahü ekber diye okumalıdır.

Sual: İkamet okurken, okuma esnasında konuşan, ikameti tekrar okur mu?
CEVAP
Evet.

Sual: Ezan okuyan ezandan sonra, ikamet okuyan ikametten sonra konuşsa, ezanı ve ikameti tekrar okumak gerekir mi?
CEVAP
Hayır.

Sual: Hoparlörden çıkan ses, imamın sesi olmadığı için okunan Ezana saygı duymak günah mıdır?
CEVAP
Okunanın ezan olmaması ayrı, okunan şeye saygı ayrıdır. Orada Allah deniyor, Allah ismine saygı duymak gerekir. Biri hep kelime-i şehadet okusa okuduğu şeye saygı duymak gerekir.

Allah ismi ister teypten çıksın, isterse başka yerden gelsin, Allah ismine saygı duymak günah olur mu hiç. Günah olan, ezan olmayan şeye ezan demektir.

Sual: Ezanı mescidin içinde okumak caiz midir?
CEVAP
Caiz değildir, mekruhtur.

Cuma günü cami içinde okunan ezan hariç, ezanı cami içinde okumak, oturarak okumak ve sesini takatından fazla yükseltmek ve kıbleye karşı okumamak ve teganni yaparak okumak mekruhtur. (Hindiyye)

Sual:
Cami içinde ezan okunurken cemaat ezanı tekrar etmez mi? İkamet okunurken ikameti de tekrar etmek gerekir mi?
CEVAP
Seadet-i Ebediyye kitabında diyor ki:
Ezan minarede veya mescidin dışında okunur. Mescidin içinde okunmaz. Cami içinde okumak mekruhtur. Cuma günü ikinci ezan cami içinde okunur. Ancak, hazır olan cemaat için veya kendi için olan ezan ve ikamet de yerde okunur.

Cami içinde Kur’an-ı kerim okurken, ezan tekrar edilmez. [Kur'an okunmuyorsa tekrar edilir.]

İkameti işitenin tekrar etmesi şart değildir, ancak müstehaptır, tekrar edilmesi iyi olur.

Sual: Tam İlmihal’de, (Hazır olan cemaat için veya kendi için olan ezan ve ikamet de yerde okunur) deniyordu. Hazır olan cemaat ne demek? Her camide namaz vakti bir cemaat hazır olabilir. Hazır cemaat var diye, ezan cami içinde mi okunur?
CEVAP
Hayır. Oradaki ifadenin tamamı şöyledir:
(Ezan, başkalarına vakti bildirmek için, yüksekte okunur. Hazır olan cemaat için veya kendi için olan ezan ve ikamet yerde okunur.)
Bu ifadede caminin içi geçmiyor. Hazır olan cemaat için caminin kapısının önünde okunabilir.

Hazır olan cemaat, genellikle uzun veya kısa yolculuklarda olur. Yollarda imamsız mescitler vardır.

Sual: Kamet okurken, hayyealassalatü, Kad kametisselatü mü denir?
CEVAP
Hayyealessalati
ve Kad kametissalatü diye okunur. Ti mi, mü diye tereddüt edince ikisini de salah diye bitirmek caizdir. Yani Hayyealessalah ve Kad kametissalah diye okumak da caizdir.

Sual: Müezzinler, Cuma günü bir elini kulağına götürerek ezan okuyor. İki eli kulağa götürmek gerekmiyor mu?
CEVAP
Evet. İki eli kulaklara götürmek sünnettir.

Sual: Sünnete uygun ezan okunuyorsa, oturanın kalkması gerekir mi?
CEVAP
Ezanı işitenin oturuyorsa kalkması, yürüyorsa durması müstehaptır. Cami içinde ise kalkılmaz.

Sual: Bir hoca, “Büluğa ermemiş 12-15 yaşındaki çocuklar ezan okuyamaz, kamet getiremez. Yalnız akıl baliğ olmamış çocuk varsa onunla cemaat olunmaz” dedi. 14 yaşında oğlum var, hâfızlığa çalışıyor. Ezan okumasında, kamet getirmesinde ve yalnız onunla cemaatle namaz kılmam da mahzur olur mu?
CEVAP
Hiç mahzuru olmaz. Yedi yaşından büyük çocuk, ezan okuyabilir, kamet getirebilir ve onunla cemaat olup namaz kılınır. Yani cemaat sevabı hasıl olur.
(Hoca dedi) dediğiniz için din kitaplarından delillerini de yazalım:

Akıllı çocuğun ezan okuması, kerahatsiz caizdir. Çocuk bir kişi de olsa cemaat olur. (Seadet-i Ebediyye)

7-9 yaşındaki çocuğa, akıllı çocuk denir. (Bey ve Şira risalesi)

Çocuğun yaşı bilinmiyorsa, acaba altı mı yedi mi diye tereddüt edilmişse ne olacak? Din kitapları onu da bildirmiştir:
Küçük çocuk parayı başka şeyden ayırabiliyorsa ve aldatılarak elinden alınamıyor ise, bu çocuk akıllıdır. Bir çocuk, satın alınan malın mülk olacağını ve satınca mülkten çıkacağını anlarsa, buna Mümeyyiz çocuk yani akıllı çocuk denir. (Seadet-i Ebediyye)

Mürahık sabinin [çocuğun], hatta mümeyyiz çocuğun ezanı kerahatsiz caizdir. Fakat mümeyyiz olmayanın ezanı sahih değildir. (Nimet-i İslam)

Erkek çocuğu 12, kız çocuğu 9 yaşını doldurduğu halde, henüz balig olmamış ise, bunlara mürahık çocuk denir. Büluga ermişlerse artık, erkek veya kadın hükmüne girmiş olurlar. 7 yaşından 9 yaşına kadar olana da, mümeyyiz çocuk denir. Mümeyyiz, akıllı çocuk demektir.

Akıl baliğ kimseler gibi çocuğun da, namaz kılarken ezan okuması sünnettir. Aklı eren çocuk ezan okursa mekruh olmaz ve asla tekrarlanmaz. Çünkü maksat hasıl olmuştur. Hutbeyi bir çocuk okur; namazı akıl baliğ biri kıldırırsa caiz olur. (İbni Abidin)

Akıllı çocuğun ezan okuması bir rivayete göre mekruh ise de, zahir rivayette çocuk akıllı ise ezanı mekruh değildir. (Halebi)

Sual: Yolculuk yaparken namaz kılacak herhangi bir yerde namaz kılarken ezan ve ikamet okumak gerekir mi?
CEVAP
Seferi olanlar, kendi aralarındaki cemaat ile de, yalnız kılarken de, ezan ve ikamet okur. Yalnız kılanın yanında, arkadaşları kılıyorsa, ezanı terk edebilir. Seferi olan kimse, bir evde yalnız kılarken de, ezan ve ikamet okur. Çünkü, camide okunan, onun namazı için sayılmaz. Seferi olanlardan bazısı, evde ezan okursa, sonra kılanlar okumaz.

Sual: Bir camide cemaatle namaz kılındıktan sonra camiye gelen namaz kılarken ikamet okur mu?
CEVAP
Cemaati belli kimseler olan her camide, vakit namazı, cemaat ile kılındıktan sonra, yalnız kılan kimse, ezan ve ikamet okumaz.

Sual: İkamet okumak mı, yoksa ezan okumak mı daha efdaldir?
CEVAP
İkamet okumak, ezan okumaktan daha efdaldir.

Sual: Günah işleyen kimsenin okuduğu ezan sahih midir? Hoparlörle okuyunca başka bir ses oluyor, kendisi olmuyor; yine sahih olmuyor mu?
CEVAP
Salih kimse bile, hoparlör ile okusa caiz olmaz.
Bir fâsıkın, yani açıktan günah işleyen kimsenin temiz olarak ve edep ile ezan okuması caiz değildir. Hoparlör de, fısk [günah] olan şarkıları, kadın seslerini yaymakta kullanıldığı için, bu fısk aleti ile ezan okumak caiz olmaz. Çünkü, ibadet değiştirilemez. Çalgıyı hiç kullanmayıp evinde bulundurmak bile caiz değildir. (İslam Ahlakı kitabı)

Sual: Ezanla alay etmek küfür müdür?
CEVAP
Evet. Ezan sünnete uygun okunmasa bile, dini hususlarla alay etmekten çok sakınmalıdır.

Minare bid’at değildir
Sual: Minare bid’at değil mi?
CEVAP
Peygamber efendimiz, ezanın yüksek yere çıkılarak okunmasını emretmiştir. Yani, ezanı yüksek yerde okumak sünnettir. Sünnete muhalif olmayanlara, yani ilk asırda aslı bulunanlara, mesela Mevlid okumak, minare, türbe yapmak gibi olanlara sünnet-i hasene denir. (Seadet-i Ebediyye)

Eshab-ı kiramdan Mesleme bin Mahled, Mısır’da vali iken, hicri 58 yılında, ilk minareyi yaptırmıştır. (Mirat-ül haremeyn)

Kaza namazı kılarken
Sual:
Bir günlük kaza namazını peş peşe kılarken, her namazdan önce ezan okumak ve her namazdan sonra âyet-el-kürsiyi okuyup tesbih çekmek gerekir mi?
CEVAP
Kaza kılarken, yalnız bir defa ezan okuyup, sonunda âyet-el-kürsîyi okumak kâfidir. Yani, her namaz için ayrı ayrı değil, hepsi için bir defa ezan ve sonunda tesbih çekmek kifayet eder. Her namaz için, kamet getirilir. Kadın için, ezan ve kamet yoktur.

Ezan duası
Sual:
Sünnete uygun okunan ezandan sonra, hangi dua okunur?
CEVAP
Şu dua okunur: (Allahümme rabbe hâzihid-da’vetit-tâmmeti vessalâtil kâimeti âti Muhammedenil vesîlete vel fadîlete ved-dereceter-refî’ate veb’ashu mekâmen mahmûdenillezî vaadtehu inneke lâ tuhlifül mîâd.)

Sual: Sitenizde, kaza namazları için de ezan okunmasının sünnet olduğu bildiriliyor. Ezan okumak vaktin sünneti değil midir?
CEVAP
İkamet gibi, ezan okumak da namazın sünnetidir. Bir vakitte, beş vaktin farzı kaza edilse, yine beş kere ikamet ve beş kere ezan okumak gerekir. Bir kimse, beş vakit veya daha fazla kaza namazı kılsa, hepsi için bir ezanın kâfi geleceğini bildiren âlimler de vardır.

İkamet okumak, ezan okumaktan daha efdaldir. Seferi olanlar, kendi aralarındaki cemaatle veya yalnız kılarken de, ezan ve ikamet okurlar; çünkü camide okunan, onun namazı için sayılmaz. (Seadet-i Ebediyye)

Namaza hazır olun
Sual:
Seadet-i Ebediyye'de, (Ezan bildirilmeden önce, namaz vakitlerinde yalnız Essalatü camia denirdi) deniyor. Essalatü camia ne demektir?
CEVAP
Bu ifade, (Essalate camiaten=Toplayıp bir araya getiren namaza gelin) ifadesinin daha kısa söyleniş şeklidir. Essalatü camia, (Haydin namaza) anlamında kullanılıyordu.

Bir eli kulağa koymak
Sual: Ezan okurken iki eli değil de, sadece bir eli kulağa koymak bid’at olur mu?
CEVAP
Evet, sünnet diye öyle yapmak bid’at olur.

Ezan okurken
Sual:
Ezan okurken bazı müezzinler eli yumruk gibi yapıp şehadet parmağını kulaklarına sokuyorlar. Kimi tek elini kulağına koyuyor. Kimi sağa sola dönerken göğsünü kıbleden çeviriyor. Böyle ezan okumak uygun mu?
CEVAP
Eller yüze düz konur, şehadet parmağı kulağın içine sokulur, sağa sola dönerken göğüs kıbleden çevrilmez, sadece baş döndürülür. Tek el değil, iki el de kulağa götürülür.

Tegannisiz ezan
Sual:
CD’ye Kur’an alındığı gibi, tegannisiz bir ezan sesi alsanız da, dinlesek uygun olmaz mı?
CEVAP
Sevab olsun diye dinlemek caiz olmadığı için, CD’ye almanın bir faydası yoktur. CD’dekine ezan demek de caiz olmaz; çünkü hem ezan belli vakitlerde okunur, hem de salih insanın sesine ezan denir, hoparlörden çıkan sese ezan denmez. Tegannisiz okumayı göstermek yani ezan okumayı öğrenmek niyetiyle kayda almak caiz olursa da, bid’ate yol açmamak için bu işten vazgeçmelidir.

Kamet getirirken
Sual: Kamet getirirken yürümek, sağa sola gitmek, eğilip kalkmak, elleri göbek üstüne bağlamak mekruh mudur?
CEVAP
Evet, hepsi mekruhtur.

Sabah ezanında
Sual:
Şiîler, sabah ezanında söylenen, (Essalatü hayrun min-en-nevm) ifadesini Hazret-i Ömer’in çıkardığını ve bunun bid’at olduğunu söylüyorlar. Doğru mu?
CEVAP
Şiîler, Hazret-i Ömer'e olan düşmanlıklarından dolayı ne iftira edeceklerini şaşırıyorlar. Eshab-ı kiramın hepsi cennetliktir, Hazret-i Ömer ayrıca ismen de, cennetlik olarak bildirilmiştir. Cennetle müjdelen on kişiden biridir. Cennetlik olan insan dine bid’at sokar mı hiç?

Ezandaki o ifadenin okunmasını bizzat Peygamber efendimiz emretmiştir. Eshab-ı kiramdan Ebu Mahzüra hazretleri, ezanın nasıl okunacağını öğrenmek için Resulullah'ın yanında okudu. Resulullah efendimiz, (Sabah ezanında “Essalatü hayrun min-en-nevm” ilave et!) buyurdu. (Müslim, Ebu Davud, Tirmizî, Nesaî)

Ezanın böyle okunmasında icma hâsıl olmuştur. Şiîlerin, kendilerinin ezana ekledikleri (Aliyyü veliyullah) bid’atini görmeyip (Ehl-i sünnet, ezana ilave yaptı) diye iftira etmeleri çok çirkindir.

Ezan okurken
Sual:
Evde bir veya birkaç kişi için okunan ezanda da, elleri kulaklara koymak gerekiyor mu? Bazıları tek eli kulağa koyuyor, bazıları hiç koymuyor. Seadet-i Ebediyye’de (Elleri kulaklara koymak, sesin çoğalmasının sünnetidir) deniyor. Evde okurken de elleri kulaklara koymak gerekmiyor mu?
CEVAP
Bu suali de, merhum hocamıza sormuştuk. Evde sessizce ezan okurken de, elleri kulaklara koymak gerektiğini bildirmişlerdi. İki eli de koymalıdır.

Namaz için ezan okumak
Sual: Kıymetli bir hoca, (Evde namaz kılarken ezan okumak gerekmez, çünkü yakın bir yerde sünnete uygun ezan okunduğuna hüsnüzan etmek yeter) dedi. Ama sünnete uygun ezan okunmayan çok yer varken, nasıl zoraki hüsnüzan edeceğiz?
CEVAP
Türkiye’de sünnete uygun ezan okunan semtler vardır. Buralarda hüsnüzan edilir, ama bunu bütün Türkiye’ye veya dünyaya şâmil etmemeli. Müsait olduğumuz zaman okumalıyız. Müsait olmadığımız zaman da, (Buralarda sünnete uygun ezan okunmuştur) diye hüsnüzan edebiliriz.

Ezan okurken
Sual: Minarede sünnete uygun ezan okurken yönümüzün hep kıbleye doğru mu olması gerekir? Bir de evde ezan okurken, Hayye alâ’larda, sağa sola dönerken çok kimse, sadece başını değil, göğsünü de çeviriyor. Göğsümüzü çevirmek yanlış değil mi?
CEVAP
Minarede olsun, yerde olsun, ezan okurken, yönümüz kıble istikametinde olur. Göğsü değil, sadece başımızı sağa sola çeviririz. Böylece göğsümüzü, kıble yönünden ayırmamış oluruz. (Hindiyye)

Camide ve evde ikamet
Sual: (Cemaatle namaz kılındıktan sonra, camiye gelen kimse, farzı kılarken ikamet okumaz) deniyor. Okumak mekruh mu olur?
CEVAP
(İkamet okumaz) dememeli, (ikamet okuması gerekmez) demeli. Çünkü okumak daha iyidir, müstehab olur. Camide ezan ve ikamet okunmuşsa, evde de ezan ve ikamet okumak gerekmez, ama okumak iyi olur. (Seadet-i Ebediyye)

Kameti oturarak okumak
Sual: Ayakta duramayan, fakat oturabilen hasta, namazı oturarak kıldığı gibi, ezan ve ikameti de oturduğu yerden mi okur?
CEVAP
Evet oturduğu yerden okur, mekruh olmaz. (Dürer ve Gurer)

Sual: Küçük çocukların, önemini bilmeyenlerin ezan okuması, dinimizce uygun olur mu?
Cevap: Akıllı çocuğun, âmânın, veled-i zinanın, vakitleri ve ezan okumasını bilen cahil kimselerin ezan okuması, kerahatsiz caizdir. Cünüp kimsenin ezan ve ikamet okuması, kamet getirmesi, abdestsiz ikamet okumak, kadının, fâsıkın, sarhoşun, akılsız çocuğun ezan okumaları ve oturarak ezan okumak tahrimen mekruhtur. Bunların okuduğu ezanlar tekrar okunur. Ezanın sahih olması için, müezzin, Müslüman, akıllı olmalı ve namaz vakitlerini bilmeli ayrıca sözüne inanılan adil bir kimse olmalıdır.

Sual: Şartlarına uygun ezan okunurken, konuşmaya devam edilebilir mi, sohbet edilir mi, Kur’an-ı kerim okumaya devam edilir mi?
Cevap: Sünnete uygun olarak okunan ezanı duyan kimse, cünüp olsa da, cami dışında bulunsa da, Kur’ân-ı kerim okuyor ise de, işittiğini yavaşça söylemesi sünnettir. Sünnete uygun ezanı işiten kimse, o anda bir şey söylemez, selama cevap vermez, bir iş yapmaz. Ezanı işiten erkeklerin, şartları uygunsa, işini bırakıp, cemaate gitmesi vaciptir. Evinde ailesi ile de cemaat yapabilir. Fakat, camide salih imam varsa, camiye gitmesi efdaldir.

Sual: Bir camide, cemaatle namaz kılındıktan sonra o camiye gelenler, cemaatle namaz kılmak istediklerinde, kamet getirmeden mi namaza dururlar?
Cevap: Mahalle camisinde ve cemaati belli kimseler olan her camide, vakit namazı, cemaat ile kılındıktan sonra, yalnız kılan kimse, ezan ve ikamet okumaz. Böyle camilerde, vakit namazları, imam mihrapta olarak, cemaat ile kılındıktan sonra, tekrar cemaatler yapılabilir. Sonraki cemaatlerde de, imam mihrapta bulunursa, ezan ve ikamet okunmaz. İmamları mihrapta durmazsa, ezanı ve ikameti, cemaat duyacak kadar sesle okurlar.

Sual: Açıktan günah işleyen birinin okuduğu ezana göre namaz kılınabilir mi?
Cevap:
Konu ile alakalı olarak İbni Âbidînde deniyor ki:
“Namaz vaktini bilen, akıllı ve baliğ, adil bir erkeğin ezanına inanılır. Fasık olan müezzinin, imamın haber vermesine inanılmaz. Vaktinden evvel okunan ezan sahih olmaz ve büyük günah olur. Ezan, belli kelimeleri, belli şekilde okuyarak, namaz vaktinin girdiğini bildirmektir. Yüksek yere çıkıp okumak sünnettir.”

Hangi namazlarda ezan ve kamet okunur?
Sual: Bir Müslüman, namazlarını yalnız olarak kıldığında, beş vakit namazın hangilerinde ezan ve kamet okur?
Cevap:
Fıkıh ve ilmihal kitaplarında bu konu, üç madde hâlinde şu şekilde bildirilmektedir:
1- Kırda, bostanda, yalnız veya cemaat ile kılarken, erkeklerin ezan ve kameti yüksek sesle okumaları sünnettir. Birkaç kazaya kalan namazı bir arada kılan, önce ezan ve kamet okur, sonraki kazaları kılarken, hepsine kamet okur, ezan okumasa da olur.

Kadınlar, vaktinde ve kaza kılarken ezan ve kamet okumaz.

Camide kaza namazı kılan, ezan ve kameti, kendi işiteceği bir sesle okur. Evinde kaza kılan, şahitleri çoğaltmak için, ezan ve kameti, odada işitilecek kadar, yüksek sesle okur. Sünneti farz kazası niyeti ile kılan da böyledir.

2- Evinde yalnız veya cemaat ile vakit namazı kılan, ezan ve kamet okumaz. Çünkü, camide okunan ezan ve kamet evlerde de okunmuş sayılır. Fakat, okumaları efdal olur. Müezzinin sesini evden duymak lazım değildir. Camide ezan okunmazsa veya şartlarına uygun olmazsa, evde yalnız kılan ezan ve kamet okur.

Mahalle camisinde ve cemaati belli kimseler olan her camide, vakit namazı, cemaat ile kılındıktan sonra, yalnız kılan kimse, ezan ve kamet okumaz. Böyle camilerde, vakit namazları, imam mihrabda olarak, cemaat ile kılındıktan sonra, tekrar cemaatler yapılabilir. Sonraki cemaatlerde de, imam mihrabda bulunursa, ezan ve kamet okunmaz. İmamları mihrabda durmazsa, ezanı ve kameti, cemaat duyacak kadar sesle okurlar.

Yollarda bulunan veya imamı ve müezzini bulunmayan, cemaati belli kimseler olmayan camilerde, çeşitli zamanlarda gelenler, bir vaktin namazı için, çeşitli cemaatler yaparlar. Her cemaat için, ezan ve kamet okunur. Böyle camide, yalnız kılan da, ezan ve kameti kendi işiteceği kadar sesle okur.

3- Misafir olanlar, kendi aralarındaki cemaat ile de, yalnız kılarken de, ezan ve kamet okur. Yalnız kılanın yanında, arkadaşları kılıyorsa, ezanı terk edebilir. Seferi olan kimse, bir evde yalnız kılarken de, ezan ve kamet okur. Çünkü, camide okunan, onun namazı için sayılmaz. Seferi olanlardan bazısı, evde ezan okursa, sonra kılanlar okumaz.

Kamet, ezandan daha efdaldir. Ezan ve kamet, kıbleye karşı okunur. Okurken konuşulmaz ve selama cevap verilmez.

Teganni ederek ezan okumak
Sual: “Ezanı ve Kur’ânı, mutlaka belli bir makamla okumak lazımdır” diyenler oluyor. Gerçekten ezanı ve Kur’ânı bu şekilde mi okumalıdır?
Cevap:
Konu ile alakalı olarak Berîkada deniyor ki:
“Namaz vakitlerini bilmeyen ve teganni, elhan ederek, yani mûsiki perdelerine uyarak okuyan kimse, ezan okumaya ehil değildir. Bunu müezzin yapmak caiz değildir, büyük günahtır. Kur’ân-ı kerimi, zikri, duayı elhan ile okumanın söz birliği ile haram olduğu Bezzâziyyede yazılıdır. Ezan okumak da ve vaktinden evvel okumak da böyledir. Ezan okurken, yalnız iki 'Hayye alâ'da teganni etmeye izin verilmiştir. Kur’ân-ı kerim okumakta teganniye izin verilmesi, Allahü teâlâdan korkarak okuyunuz demektir. Bu da, tecvid ilmine uyarak okumakla olur. Yoksa, harfleri, kelimeleri değiştirerek manayı, nazmı bozarak teganni etmek söz birliği ile haramdır. Kur’ân-ı kerimi ve ezanı tercî ile okumak, hadis-i şerif ile menedildi. Tercî, sesi yükseltip alçaltarak okumaktır. Böyle okunanı dinlemek de haramdır. Vaktinden önce teganni ile okunan, Arabi olmayan ve cünübün, kadının okuduğu ezanı duyan da söylemez. Bir ezanı işitip söyleyen kimse, başka yerde okunan ezanları duyunca artık söylemez. 'Hayye alâ'ları duyunca bunları söylemeyip 'Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâh' der. Ezandan sonra, salevat getirilir. Sonra ezan duası okunur. İkinci 'Eşhedü enne Muhammeden resûlullah' söyleyince, iki baş parmağın tırnaklarını öptükten sonra, iki göz üzerine sürmek müstehabtır. Bunu bildiren hadis-i şerif, Merâkıl-felâhın Tahtâvî haşiyesinde yazılı ise de, İbni Âbidîn hazretleri bu hadisin zayıf olduğunu bildirdiği gibi, Hazînet-ül-meârifte de yazılıdır. İkamette böyle yapılmaz. İkameti işitenin tekrar etmesi sünnet değil, müstehabtır. İkamet okunurken camiye giren kimse, oturur, ayakta beklemez. Müezzin efendi, 'hayye-alelfelâh' derken, herkesle beraber kalkar.”

Sual: Ezan ne demektir ve başka dillerde de okunabilir mi?
Cevap:
Ezan, herkese bildirmek demektir. Belli olan Arapça kelimeleri sırası ile okumaktır. Tercümesini okumak, ezan olmaz. Manası anlaşılsa da, Farisi ve başka dillerle de okunmaz.

Sual: Ezan okumak ne zaman emredildi ve ezan okumak için yüksek bir yere çıkmak şart mıdır?
Cevap:
Ezan okumak, hicretten önce Mekke’de, Mirâc gecesi başladı. Hicretin birinci senesinde, namaz vakitlerini bildirmek için emir olundu. Mahalle mescidinde, camisinde, yüksek yerde okunması sünnettir. Müezzinin sesini yükseltmesi lazımdır. Fakat, çok bağırmak için, kendini zorlamamalıdır.

Sual: Ezanı, minare gibi yüksek bir yere çıkarak okumanın dinimizdeki hükmü nedir?
Cevap:
Ezanı yüksek yerde okumak sünnettir. Okuyanın sesini yükseltmesi lazımdır. Fakat, çok bağırmak için, kendini zorlamamalıdır.

Sual: Ezan ve kametten hangisi daha faziletledir ve her ikisi de kıbleye dönük olarak mı veya istediği tarafa dönerek mi okunur?
Cevap:
İkâmet yani kamet getirmek, ezandan daha efdaldir. Ezan ve ikâmet, kıbleye karşı okunur. Okurken konuşulmaz ve selama cevap verilmez. Konuşursa, her ikisi de tekrar okunur.

Sual: Kur’ân-ı kerim okuyan bir kimse, ezan sesini duyunca, okumayı bırakıp ezanı tekrar ederek dinlemesi mi gerekir?
Cevap:
Hutbe dinlerken, avret yeri açık iken, yemekte, din dersi okumakta iken ve cami içinde Kur’ân-ı kerim okurken ezan tekrar edilmez. Fakat, ezan sünnete uygun okunmuyorsa, bunu işiten, hiçbir parçasını tekrar etmez. Fakat, bunlara da hürmet etmeli, saygısızlık etmemelidir.

Sual: Evinde namaz kılacak olan bir kimse, ezan okuyacak ve kamet getirecek midir?
Cevap:
Evinde yalnız veya cemaat ile vakit namazı kılan, ezan ve ikâmet okumaz. Çünkü, camide okunan ezan ve ikâmet evlerde de okunmuş sayılır. Fakat, okumaları efdal olur. Müezzinin sesini evden duymak lazım değildir. Camide ezan okunmazsa veya şartlarına uygun olmazsa, evde yalnız kılan ezan ve ikâmet okur.

Sual: Dinimizin bildirdiği ölçülere göre seferî yani yolcu olan bir kimse, her namaz vaktinde ezan okuyacak mıdır?
Cevap:
Misafir olanlar, kendi aralarındaki cemaat ile de, yalnız kılarken de, ezan ve ikâmet okur. Yalnız kılanın yanında, arkadaşları kılıyorsa, ezanı terk edebilir. Seferî olan kimse, bir evde yalnız kılarken de, ezan ve ikâmet okur. Çünkü, camide okunan, onun namazı için sayılmaz. Seferî olanlardan bazısı, evde ezan okursa, sonra kılanlar okumaz.

Sual: Bir camide vaktin namazı kılındıktan sonra, o camiye namaz kılmak için gelenler, ayrıca ezan okuyup, kamet getirirler mi?
Cevap:
Mahalle camiinde ve cemaati belli kimseler olan her camide, vakit namazı, cemaat ile kılındıktan sonra, o camiye gelip yalnız olarak namaz kılan kimse, ezan ve ikâmet okumaz. Böyle camilerde, vakit namazları, imam mihrapta olarak, cemaat ile kılındıktan sonra, tekrar cemaatler yapılabilir. Sonraki cemaatlerde de, imam mihrapta bulunursa, ezan ve ikâmet okunmaz. O cemaatlerin imamları mihrapta durmazsa, ezanı ve ikâmeti, cemaat duyacak kadar sesle okurlar.

Sual: Şehirler arası yollarda konaklama yerlerinde mescitler bulunuyor. Burada namaz kılacak kimse, kendisi ezan okur ve kamet getirir mi?
Cevap:
Yollarda bulunan veya imamı ve müezzini bulunmayan ve cemaati belli kimseler olmayan camilerde, çeşitli zamanlarda gelenler, bir vaktin namazı için, çeşitli cemaatler yaparlar. Her cemaat için, ezan ve ikamet okunur. Böyle camide, yalnız kılan da, ezan ve ikameti kendi işiteceği kadar sesle okur.

Sual: Beş vakit namaz için ezan okumaya ne zaman başlanıldı, önceden ezan yerine başka bir şey okunuyor mu idi?
Cevap:
Mir'ât-ül haremeyn kitabının Medine kısmında, bu konuda şu bilgi verilmektedir:
“Ezan okumak, hicretin birinci senesinde, Medine’de başladı. Bundan önce, namaz vakitlerinde yalnız Essalâtü câmi'a denirdi.”

Sual: İslâmiyetin başlangıcında namaz için ezan okumak emredilince, ezanı ilk okuyan kim idi?
Cevap:
Medine’de ilk ezan okuyan, Bilâl-i Habeşî hazretleridir. Mekke’de ise, Habîb bin Abdurrahman hazretleridir. Cuma namazındaki birinci ezan, hazret-i Osmanın sünnetidir. Önceleri, bu da cami içinde okunurdu.